Af Örgütü’nden ACİL KAMPANYA: Savaş karşıtı eylem yapan öğrenciler derhal serbest bırakılsın!

Türkiye yetkililerinden gözaltındaki öğrencilerin hepsini derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Öğrencilerin herhangi bir idari yaptırıma maruz kalmaması ve üniversite öğrenimlerini sürdürebilmesi de ayrıca güvence altına alınmalıdır.

Savaş karşıtı eylem yapan öğrenciler gözaltında

Boğaziçi Üniversitesi’nde, Türkiye’nin Suriye’de Afrin’e yönelik yürüttüğü askeri operasyona karşı küçük çapta düzenlenen barışçıl bir eyleme katılan 11 öğrenci, yetkililerin onları ‘terörist’ olarak tanımlayan açıklamalarının ardından gözaltına alındı. 11 öğrenci, terörle mücadele yasaları gereğince kovuşturmaya uğrama ve üniversiteden atılma tehlikesi altında.

İstanbul’daki Boğaziçi Üniversitesi’nde okuyan en az 11 öğrenci, 19 Mart’ta üniversite kampüsünde Türkiye’nin Suriye’de Afrin’e yönelik yürüttüğü askeri operasyona karşı barışçıl eylem düzenledikleri için ‘terör örgütü propagandası yapmak’la suçlanarak polis tarafından gözaltına alındı. Öğrenciler hala Beşiktaş ilçesine bağlı Gayrettepe’deki polis merkezinde tutuluyor. Altı öğrenci 22 Mart’ta evlerinden ve öğrenci yurtlarından gözaltına alındı. 23 Mart’ta başka bir öğrenci kampüste gözaltına alındı. 24 Mart’ta gözaltına alınan yedi öğrenciden üçü serbest bırakıldı, ancak 25 Mart’ta üç öğrenci daha gözaltına alındı. 26 Mart’ta, baskın yapıldığı sırada evinde olmayan bir öğrenci polis merkezine gittiğinde, başka diğer üç öğrenci ise kampüste gözaltına alındı. Böylece şu anda gözaltında tutulan öğrencilerin sayısı 11’e ulaştı. Öğrencilerin avukatı Uluslararası Af Örgütü’ne yaptığı açıklamada, öğrencilerin büyük olasılıkla önümüzdeki günlerde polis tarafından sorgulandıktan sonra Savcılığa sevk edileceğini söyledi. Öğrenciler, terörle mücadele yasaları kapsamında yargılanma ve üniversiteden atılma tehlikesi altındalar.

İlk öğrenci gözaltılarına karşı barışçıl eylem yapan ve yedi öğrenciden oluşan başka bir grup ise 22 Mart’ta sekiz saat gözaltında tutuldu. Bu grubun gözaltında cinsel saldırı da dahil olmak üzere kötü muameleye uğradığı ve bir öğrencinin burnunun kırıldığı öne sürüldü.

Aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bulunduğu bazı hükümet sözcülerinin öğrenciler hakkında alevlendiren ve önyargılı açıklamalarda bulunmasının ve onları ‘terörist öğrenciler’ olarak nitelendirmelerinin ardından gözaltılar gerçekleşmişti.

Gözaltına alınan öğrencilerin Türkiye’nin Suriye’de yürüttüğü askeri operasyona karşı barışçıl muhalefeti, barışçıl toplanma ve ifade özgürlüğü hakları kapsamında korunmaktadır ve hem iç hukuk hem de uluslararası hukukun güvencesi altındadır.

Türkiye yetkililerinden gözaltındaki öğrencilerin hepsini derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Öğrencilerin herhangi bir idari yaptırıma maruz kalmaması ve üniversite öğrenimlerini sürdürebilmesi de ayrıca güvence altına alınmalıdır. 22 Mart’ta kısa bir süre gözaltında tutulan yedi öğrencinin gözaltında tutuldukları sırada kötü muameleye uğradıklarına dair iddiaların tümü, bağımsız ve tarafsız bir şekilde hızlıca soruşturulmalı ve hala gözaltında tutulan öğrencilerin işkence ve kötü muameleye karşı korunması da güvence altına alınmalıdır.

EK BİLGİ

23 Mart’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu terörist öğrencileri kamera çekimlerinden bulup, çıkarıp, onlara da gereğini yapacağız. Bu üniversitelerimizdeki hocalarımızın da çok daha dikkatli olması gerekir. Eğer bu üniversitelerimizdeki hocalarımızın bu öğrencilerle iltisakı olduğunu belirlediğimiz anda onlarla ilgili de gereğini yaparız” demişti. 24 Mart’ta bir kez daha gözaltına alınan öğrencilerle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O komünist öğrencilere, terörist vatan hainlerine üniversitede okuma hakkı vermeyeceğiz” ifadelerini kullanmıştı.

İfade özgürlüğü hakkı, Türkiye’nin imzaladığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesinin yanı sıra Birleşmiş Milletler Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesinin 19. Maddesi ile güvence altındadır. Uluslararası insan hakları hukuku ifade özgürlüğüne yönelik belirli sınırlandırmalara izin verse de, bu sınırlandırmalar üç bölümden oluşan sıkı bir testten geçmelidir: Sınırlamalar yasalarda yer almalı; ulusal güvenlik, kamu düzeni veya başkalarının haklarına ya da itibarına saygı gösterilmesi gibi özel olarak belirlenmiş amaçlarla sınırlandırılmalı ve izin verilen bu amaçlardan herhangi birine ulaşmak için gerekli ve orantılı olmalıdır.

İMZA KAMPANYASINA KATILMAK İÇİN TIKLAYIN!

**

Erdoğan’ın hedef göstermesinin ardından gözaltına alınan Boğaziçili öğrencilerden 9’u tutuklandı – Cumhuriyet

**

1250 akademisyen Boğaziçililer için ses verdi: Derhal serbest bırakın – Diken

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org