TSK’dan itiraz: Şehirde halkla karşı karşıya gelmeyiz, NATO kararı olmadan Suriye’ye ayak basmayız

Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek bugün (5 Ekim) yayımlanan haberinde “Genelkurmay, bazı kentlerde ortaya çıkan fiili durumun son bulması konusunda askerlerin şehir merkezlerinde operasyonlara katılmak istemediğini ifade etti” cümlelerini kullandı.

Tarih: 05 Ekim 2015
Hükümetin, “PKK’nin şehir yapılanmalarıyla mücadelede” aktif rol almasını istediği askerden olumsuz yanıt aldığı, askerin NATO ve BM kararı olmadan Suriye’ye müdahaleye itiraz ettiği iddia ediliyor

Hükümetin, PKK’nin şehir yapılanmalarıyla mücadelede aktif rol almasını istediği askerden olumsuz yanıt aldığı iddia edildi.

Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrek bugün (5 Ekim) yayımlanan haberinde “Genelkurmay, bazı kentlerde ortaya çıkan fiili durumun son bulması konusunda askerlerin şehir merkezlerinde operasyonlara katılmak istemediğini ifade etti” cümlelerini kullandı.

Bu bağlamda, habere göre Genelkurmay kaynakları şehir merkezlerine tanklarla girilmesinin ve asker ile vatandaşın karşı karşıya gelmesinin doğru sonuçlar doğurmayacağına dikkat çekti. Bu mücadelenin polis ve jandarma tarafından yürütülmesinde ısrar edildi. Sadece “şehirden kaçan” PKK’lilere müdahale edileceği belirtildi.

PKK’lılarla güvenlik güçleri arasındaki çatışmalarda önce Cizre, sonra da Silvan’da tanklar görülmüştü.

İkincisi IŞİD çekincesi

Haberde TSK’nın, IŞİD’le mücadele kapsamında da “BM Güvenlik Konseyi ya da NATO Konseyi kararı olmadan Suriye topraklarına ayak basmama” görüşünü savunduğu belirtildi.

Buna göre Genelkurmay, uluslararası camia bu yönde bir karar almadıkça insani amaçla da olsa Suriye’ye girme niyetinde değil. TSK, BM ya da NATO kararı olmaksızın Suriye’ye ancak Türkiye’yi doğrudan hedef alan bir saldırı ve BM anlaşmasındaki‘meşru müdafaa’ koşulları olursa girmekten yana. Bu da kapsamlı bir harekât değil, saldırı noktasını hedef alacak biçimde düşünülüyor.

NATO ordusu Saray çelişkisi mi?

AKP’nin 7 Haziran seçim sonuçlarında aldığı yenilgiyi bertaraf etmek için tetiklediği savaş politikasına ilişkin asker-polis yakınlarının cenazelerde yükselttiği tepki kardeşini kaybeden Yarbay Mehmet Alkan’ın “Düne kadar ‘çözüm’ diyenler ne oldu da ‘sonuna kadar savaş’ diyor” çığlığı ile sürmüştü.

Yarbay’ın tepkisi savaşın Saray’ın iktidarını koruma çabasına endekslendiği yönünde asker içinde de sorgulamalar olduğuna dair tartışmaları gündeme getirmiş, PKK’nin özellikle şehir çatışmaları ekseninde savaşa karşılık vermesinin askerin hareket alanını kısıtladığı, savaşa bu eksen karşılık vermeye gönülsüz olunduğu da öne sürülmüştü.

Özellikle Erdoğan’ın/AKP’nin Suriye politikası ve Kürt hareketine yönelik saldırgan siyasetinin ABD ve NATO’nun Suriye politikası ile çelişkilerinin büyümesi durumunda NATO ordusu olan TSK’nın tutumunun da belirleyici olacağı tartışılıyor.

Haziran ayında AKP’nin askeri Suriye’deki IŞİD, PYD ve Esad güçlerine karşı aktif müdahaleye zorladığı, Genelkurmay’ın bunu riskli bulduğu için çekingen kaldığı iddia edilmişti.

7 Haziran seçimleri öncesi dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, 16 günlük “istirahat”e ayrılması ile dikkat çekmişti. TSK’nın tepesindeki bu “izin”, seçime bir aydan kısa süre kala, Kürt sorununda çatışmasızlığın bıçak sırtında ilerlediği, AKP iktidarının seçim öncesi Suriye’ye müdahale kararı aldığı iddialarının tartışıldığı bir dönemde yaşanmıştı.

http://sendika1.org/2015/10/tskdan-itiraz-sehirde-halkla-karsi-karsiya-gelmeyiz-nato-karari-olmadan-suriyeye-ayak-basmayiz/

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org