Uluslararası Silah Ticareti Antlaşması (ATT)’nın Uygulanma Şansı Nedir? – Tolga Bilener

BM üyesi 193 devletten şimdilik 130’unun imzaladığı, bunların da sadece 72’sinin onayladığı Birleşmiş Milletler Uluslararası Silah Ticareti Antlaşması (ATT), konvansiyonel silah ticaretini düzenlemek ve yılda 100 milyar dolarlık hacme sahip bu faaliyetin daha şeffaf ve sorumlu bir biçimde gerçekleştirilmesini sağlamak gibi amaçlar güdüyor.

Silah ticareti

30 Ağustos 2015
Suriye’den Afganistan’a, Nijerya’dan Ukrayna’ya savaş ve çatışma haberleri eksik olmuyor. Çatışmaların siyasal ve ekonomik sebepleri, sonuçları, ortaya çıkan can kayıpları ya da maddi zararlar sık sık gündeme gelse de, çatışmayı fiilen gerçekleştirmeyi sağlayan silah boyutu genellikle es geçiliyor.

Çatışmanın tarafı devletler de olsa, devlet dışı oyuncular da, kullandıkları silahlar nerede üretilmiş, kim satmış, kim satın almış, parası nereden bulunmuş, nasıl nakledilmiş, falanca yasadışı grubun eline nasıl geçmiş gibi konular bu çatışmalara dair aslında çok şey söylüyor.

Uluslararası düzeyde özellikle nükleer, kimyasal ve biyolojik silahların üretilmesi ve ticareti ile ilgili ayrıntılı düzenlemelerin bulunduğu –bunların ne kadar uygulanabildiği tartışması bir yana– biliniyor. Büyük güçlerin İran’la yürüttükleri nükleer müzakereler ya da Kuzey Kore etrafında yaşanan krizler sayesinde de bu konu sık sık manşetlere taşınıyor.

Ancak silahlanma ve silah ticareti sadece kitle imha silahlarıyla sınırlı değil. İşin konvansiyonel silah boyutu da yabana atılmamalı. Bu alandaki düzenlemeler ise yeni yeni oluşuyor. 24 Aralık 2014 tarihinde yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler Uluslararası Silah Ticareti Antlaşması (ATT) bu konuda önemli bir ilerleme.

BM üyesi 193 devletten şimdilik 130’unun imzaladığı, bunların da sadece 72’sinin onayladığı ATT, konvansiyonel silah ticaretini düzenlemek ve yılda 100 milyar dolarlık hacme sahip bu faaliyetin daha şeffaf ve sorumlu bir biçimde gerçekleştirilmesini sağlamak gibi amaçlar güdüyor.

Antlaşmanın temel hedeflerinden biri, savaş suçu işleyen ya da ülkesinde yoğun insan hakları ihlalleri cereyan eden ülkelere yönelik silah ve mühimmat ticaretini durdurmak. Antlaşma ayrıca, yasal yollarla satılan silahların daha sonra kimlerin eline geçtiğinin takip edilmesine de önem veriyor ve silah kaçakçılığıyla ilgili tedbirler geliştiriyor. Ne de olsa yasadışı örgütlerin elindeki silahların yüzde 80’inin yasal yollarla alınıp satılan, ancak daha sonra bir şekilde bu örgütlerin eline geçen silahlar olduğu tespit edilmiş durumda.

ATT’nin yürürlüğe girmesinden bu yana yapılan ilk izleme konferansı geçen hafta Meksika’nın Cancun şehrinde gerçekleşti. Konferansta alınan en önemli kararlardan biri, öngörülen denetimleri gerçekleştirmek ve antlaşmanın etkin bir biçimde uygulanmasını sağlamak üzere Cenevre’de daimi bir sekretarya kurma kararı oldu. Bu ilk toplantı için Meksika’nın seçilmiş olması da sembolik bir önem taşıyor. Uyuşturucu kartellerinin yol açtığı karışıklıklar nedeniyle bu ülkede her yıl binlerce kişi şiddet olaylarında hayatını kaybediyor. Meksika hükümeti de bu bakımdan, konvansiyonel silah ticareti ve kaçakçılığının denetim altına alınmasına büyük önem veriyor.

Meksika’daki örgütler silahlarını büyük ölçüde ABD pazarından ediniyor; ki zaten bu ülke uluslararası silah ticaretinin üçte birinden sorumlu. Ancak ABD imzalamış olduğu ATT’yi, ülkedeki –çok güçlü– silah lobisinin baskısı nedeniyle onaylamış değil.

Dünyadaki konvansiyonel silah ticaretinin yüzde 27’sini gerçekleştiren Rusya ise imza atmayı dahi reddediyor. Çin ve Kanada da Rusya’yla benzer bir tavır içinde. Hem silah ticaretinin önemli bir oyuncusu olup hem de ATT’yi onaylamış ülkelerin tamamı ise Avrupa’da bulunuyor; Birleşik Krallık, Fransa, Almanya, İtalya ve İspanya gibi. Türkiye de bu antlaşmayı imzalamış, fakat henüz onaylamamış durumda.

ATT elbette silah ticaretine ilişkin tüm sorunları tek başına çözebilecek kuvvette değil; ABD ve Rusya’nın parçası olmadığı bir sistemin ne kadar etkin işleyebileceği de ayrı bir tartışma konusu. Tabii bütün bunlar, ATT’ye bir şans vermemek için bahane olmamalı.

[email protected]

http://www.taraf.com.tr/yazarlar/silah-ticareti/

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org