Vicdani red beyanımdır.
Kürdistan’da doğmuş ve büyümüş bir birey olarak savaşın sadece talan olduğu gerçeğini fark etmem çok zaman almadı. Kürt halkının asimilasyonuna ve imhasına yönelik yürütülen bu kirli savaşı reddediyorum.
Hiçbir ordunun emri altına girmeyeceğim.!
Bu çarkın içinde bir dişli olmayı, kamuflaj giymeyi, hiyerarşiden emir almayı, silah kullanmayı ve silah kullanmayı öğrenmeyi red ediyorum.
İnsanlık onuru; bayrakların ve orduların üzerindedir.
Üstün ırk olduğunu iddia eden ve bu uğurda can alıp can vermeyi normal gören, gerici ve hastalıklı bu mekanizmanın içerisinde bulunacağıma sivil bütün haklarımdan feragat ederim daha iyi.
Ekolojiyi, canlıları ve insan hayatını hiçe sayan bu can alıcı düzeni red ediyorum.
Savaşı devlet televizyonlarında yayınlamaktan çekinmeyen, savaşçı ve kinci bir nesil yetiştiren devlet aklını red ediyorum. Tanımıyorum.!
Okumuş – yazmış olan ile kara cahili bir araya getiren ve hep bir ağızdan savaş naraları attıran bu düzeni red ediyorum.
Özgürlüğü, eşitliği ve barışı hiçe sayan milliyetçi, militarist hiçbir kurum ya da mekanizmanın içerisinde bulunmayacağım.
Öz savunma hakkımın saklı olduğunu hatırlatarak, ulaşabileceğim ve elimin uzanacağı her bireyi de bu zorunluluğa karşı itaatsizliğe davet ediyorum.
Zulme ve köleleştirmeye karşı çıkmak için.
Kurban olmamak, insanca yaşamak için…
“Kîme ez?
Kurdê serfiraz
Dijminê dijmin
Dostê aşîtîxwaz.
Ez xweş mirovim,
Ne hirç û hovim!”
(Cegerxwin)
