Türkiye’nin benzer tehdit ve operasyonlarıyla Kürtlerle savaşının derinleşmesi, ABD ile ilişkilerin yara bere içinde giderek kan kaybetmesi… Şu an gerçekleşmekte olan budur ve uzun süreceğe benziyor.
Türkiye sorunları dış mihraklara bağlayarak onlarca yıldır çözümden kaçıyor. Aynı kısır döngüyü tekrarlarken toplumun geniş katmanlarını, medyayı ve bütün resmi ve sivil kurumları bu lanet savaşçı nakarata ortak ediyor.
Türkiye, İnternet sansürü ve kullanıcılarının yargılanmasının irdelendiği dijital alandaysa en çok geriye giden ikinci ülke konumunda.
Geçen hafta Kanada’nın Halifax kentinde yapılan toplantıda Türkiye’deki demokrasi ve insan hakları ihlallerini de içeren bir raporun kabul edildiği ortaya çıktı.
Yapılan konuşmalarda “Türkiye’ye silah satışlarının hemen durdurulması için Federal meclise baskı yaparak, silahların gönderilmesini durdurmalıyız” denildi.
Mayınsız Bir Türkiye Girişimi Koordinatörü Öğreten, “Ülke genelinde bulunan mayın verilerini Türkiye’nin Bileşmiş Milletlere vermiş olduğu süre uzatma talebi raporundan aldık” dedi.
2014 yılı verileri ile karşılaştırıldığında toplam 26 ülkede demokrasi ve hukuk devletini oluşturan yapılarda kötüleşme kaydedildiğini saptayan araştırmaya göre, özellikle Türkiye, Macaristan, Polonya ve Meksika gibi ülkelerdeki olumsuz gelişme göze çarpıyor.
Türkiye bu yılın Ocak ayında Afrin’de Zeytin Dalı harekâtını başlatmış ve operasyonda Alman yapımı Leopard 2 tanklarını kullanmıştı. Bu durum Almanya kamuoyunda Türkiye’ye silah ihracatına ilişkin tartışmalara neden olmuştu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türk ordusunun kuzey Irak’ta bir yıl öncesine kadar uzanan süreçte PKK’ya karşı dört operasyonunda savaş hukukunu delmiş olabileceğini belirtti.
Birleşmi Milletler ( BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, Türkiye’de çıkarılan anti-terör yasalarıyla OHAL’in defakto bir biçimde devam ettiğini belirtti.
