Taylandlı vicdani retçi eşine az rastlanır bir şekilde askerlik hizmetini reddederek hapse girme riskini göze aldı

Tayland’da vicdani reddin mevcut durumunu ve Taylandlı vicdani retçi Netiwit Chotiphatphaisal’ın karşı karşıya kaldığı riskleri anlatan ve The Guardian’da yayınlanan yazı, vicdani retçi İnan Mayıs Aru’nun çevirisiyle yayında.

Genç erkekler askerlik kurasına katılmak zorunda kalıyor, ancak zenginler
genellikle askerlik yapmaktan kaçınıyor.

Rebecca Ratcliffe, The Observer, Tayland, 21 Nisan 2024

Tayland’da her Nisan ayında genç erkekler zorunlu askerlik hizmeti yapıp yapmayacaklarını belirlemek için kuraya katılıyor. Kırmızı kart çekerseniz iki yıla kadar askere alınıyorsunuz. Siyah kart ise muaf olduğunuz anlamına geliyor.

Bu ay kart çekme sırası Netiwit Chotiphatphaisal’a geldiğinde, bir vicdani retçi olan Chotiphatphaisal eşine az rastlanır bir protesto ile bunu reddetti. Yargılanması halinde, Tayland’da sivil itaatsizlik yoluyla askere gitmekten kaçındığı için hapse atılan ilk kişi olabileceği düşünülüyor. Bu suçun cezası en fazla üç yıl.

Observer’a “Çok tedirginim. Uyurken hapse girmek zorunda kalıp kalmayacağımı düşünüyorum. Pek çok şeyimi kaybedeceğim – şu anda zaten bir işim var. Her şeyimi kaybedeceğim,” şeklinde konuşan 27 yaşındaki Chotiphatphaisal şöyle ekledi: “Bence bir sorunumuz olduğunu göstermek için birilerinin bunu yapması gerekiyor.”

Chotiphatphaisal, mevcut sistemin artık çağdışı kaldığını, etkisiz olduğunu ve askerlikten kaçmanın yollarını bulmakta zorlanan en yoksul kesimi haksız yere etkilediğini söyledi. Chotiphatphaisal ayrıca bu sistemin ülkenin demokrasisini baltalayan daha geniş bir sistemin de parçası olduğunu sözlerine ekledi.

Öncü aktivist Chotiphatphaisal, askerlik hizmetine karşı olduğunu ilk kez 2014 yılında ordunun bir darbeyle yönetime el koymasının ardından, daha genç bir delikanlıyken açıklamıştı. Daha sonra başbakan olan eski darbe lideri Prayuth Chan-ocha, partisinin küçük düşürücü bir seçim yenilgisine uğramasının ardından ancak geçtiğimiz yıl görevini bıraktı.

Chotiphatphaisal, askerlik hizmetinin “insanların beynini yıkadığını” söyledi. “Bence zorunlu askerlik hizmeti, ülkemizin ordu tarafından yönetilmesini sağlayan şeylerden biri.”

Reform yanlısı genç bir parti olan Move Forward, geçen yılki seçimlerde oyların çoğunu kazandı, ancak ordu tarafından atanan senatörler tarafından iktidara gelmesi engellendi ve böylece eski lider Thaksin Shinawatra’nın partisi Pheu Thai ile ordu yanlısı partilerdeki eski düşmanları arasında bir koalisyon kuruldu.

Chiang Mai Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olan Panuwat Panduprasert’e göre vicdani retçi olmak Tayland’da nispeten yeni bir kavram. Panduprasert bunun kısmen eski kuşakların bu yükümlülüğü haklarının ihlali olarak görmemeleri ya da orduya karşı protesto riskini göze almak istememelerinden kaynaklandığını söyledi. Ayrıca, yeterli imkânlara sahip olmak kaydıyla, insanların askerlik hizmetinden kaçınmaları için yasal ya da yasadışı pek çok yol mevcut.

En yaygın seçeneklerden biri, ortaokul sırasında haftada bir gün askeri eğitim kursu almak. Ancak bu seçenek tüm öğrenciler için geçerli değil. Panuwat, “[Öğrencilerin] bir eleme sınavına girmeleri gerekiyor” diye konuştu. “Uygulamada, sistemin prestijli okullardan gelen öğrencileri kayırdığı ortaya çıkıyor.”

İnsanlar tıbbi gerekçelerle ya da belli bir mevkide keşiş oldukları takdirde de zorunlu askerlikten muaf tutulabiliyor. Diğerleri ise rüşvet gibi yasadışı yollara başvuruyor.

Chotiphatphaisal, sistemin en yoksul kesimlerin aleyhine işlediğini ve hizmet etmek zorunda kalanların işlerini ya da kariyer fırsatlarını kaybettiklerini söyledi. Uluslararası Af Örgütü’nün geçmişte yaptığı araştırmalar, yeni askere alınanların şiddet, aşağılanma ve cinsel saldırıya maruz kaldığına ve özellikle de askere alınan LGBT’lerin bu saldırılara daha açık olduğuna dair kanıtlar ortaya koymuştu. Eğitim kamplarındaki yüksek profilli ölümler de bu kişilere yönelik muamele konusunda soru işaretlerine neden oldu.

2011 yılında bir askerin işkence edilerek öldürülmesinin ardından geçen yıl sekiz askeri personel görevlerini kötüye kullanmak ve ihmal suçlarından hapse atıldı.

Savunma Bakanı Sutin Klungsang bu tür olayların nadir görüldüğünü söyledi ancak bu tür vakalar reform baskısını arttırdı. Geçtiğimiz ay, Move Forward milletvekili Tisana Choonhavan’ın, daha önce asistanı olarak çalışan bir askerin intiharının soruşturulması için orduya çağrıda bulunmasının ardından sosyal medyada “zorunlu askerliğe son” etiketi viral oldu. Asker ölmeden önce kendisine stresli olduğunu ve komutanının evinde yerleri süpürüp çimleri biçmesinin emredildiğini söylemişti. Askeriye, gencin ölümü ile askere alınırken gördüğü muamele arasında bir bağlantı olduğunu reddetti.

Daha sonra deniz kuvvetlerinde görevli bir asker, iç çamaşırlarını yıkamak, bulaşıkları temizlemek ve alkol şişelerini ortadan kaldırmak da dâhil olmak üzere subayının ev işlerini yapmasının nasıl emredildiğine dair bir video paylaştı ve bu video pek çok kişi tarafından paylaşıldı.

Chotiphatphaisal, geçmişte insanların orduyu açıkça eleştirme ihtimalinin daha düşük olduğunu söyledi. “İnsanlar başlarının belaya gireceğini düşündükleri için toplum içinde [böyle] konuşmaya cesaret edemiyorlardı.” Bugün ise durumun değiştiğini belirten Chotiphatphaisal, 2020’de gençlerin öncülüğünde düzenlenen ve sadece orduda reform çağrısı yapmakla kalmayıp kökleşmiş bir tabuyu yıkarak monarşiyi eleştiren kitlesel protestolara atıfta bulundu.

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org