IŞİD’i PKK durduruyor

Esas savaşı PKK yürütüyor

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, Vatan gazetesinden Ruşen Çakır’a verdiği röportajın ikinci bölümünde, Ortadoğu’da yaşanan savaşı, IŞİD’in varlığının ne anlama geldiği ve PKK’nin IŞİD karşısında geliştirdiği direnişi değerlendirdi. Süreçle ilgili de uyarılarda bulunan Bayık, Licê’deki saldırıları hatırlatarak ‘Tek taraflı hassasiyet’ olmaz dedi.

Ortadoğu’da yaşanan çatışma durumunu ‘3. Dünya Savaşı’ olarak tanımlayan Bayık, “Kapitalist-modernist sistemin Ortadoğu’ya müdahaleleri oldu ama bu müdahaleler sonuç vermedi. Sistem bu krizi yönetemeyince farklı arayışlara girdi. IŞİD’i büyütme buradan gelişti” değerlendirmesiyle IŞİD’in çıkış gerçeğine işaret etti. Kapitalist sistemin IŞİD eliyle mezhep savaşını geliştirdiğini ve bu savaşla Ortadoğu’da denetimi yeniden sağlamak istediğini vurgulayan Bayık, “Halkları zayıf düşürüyor, adeta kendisine mecbur kılmaya çalışıyor, kendisini bir kurtarıcı haline getirmek istiyor” dedi.

‘IŞİD’i üzerimize salıyorlar’

PKK’nin IŞİD’e karşı geliştirdiği direnişe de dikkat çeken Bayık, yaşananların PKK – IŞİD savaşı gibi göründüğünü söyleyerek, “Esasında bazı bölgesel güçler IŞİD’i üzerimize gönderiyor” dedi. IŞİD eliyle Suriye, İran, Irak ve hatta Türkiye’nin parçalanma durumunun hesaplandığına dikkat çeken Bayık, IŞİD’in bundan sonra gerileyeceği analizini yaparak “IŞİD Irak’ta gelişebileceği kadar gelişti. Bundan öteye gelişemez ve hatta giderek gerileyecektir” diye konuştu.

‘En büyük güç insan’

Bayık, son dönemde gündeme gelen batının PKK’ye silah verme tartışmalarını da değerlendirdi. IŞİD’e karşı savaşın esas yükünü PKK’nin taşıdığına işaret eden Bayık, şu değerlendirmeyi yaptı: “O zaman silah verilecekse gerçekten direnenlere bu silahların verilmesi gerekiyor. Çok önemli bir noktaya da değinmek istiyorum: İnsandan daha büyük bir güç yoktur. En büyük silah insanın kendisidir. YPG ve HPG, IŞİD ile çatışıyor ama ne YPG’nin ne HPG’nin elinde IŞİD’in elinde olan silahlar vardır ama çok basit silahlarla da IŞİD’e karşı durulabiliyor.” Güney Kürdistan hükümetinin IŞİD’e karşı savaş konusundaki tutumunu da eleştiren Bayık, ‘Silah verilmeden savaşamayız’ yaklaşımının doğru olmadığını vurguladı.

‘Değerlere saygı gösterilmeli’

Licê’de asker eliyle gerçekleştirilen saldırıyı da değerlendiren Bayık, çözüm ve müzakere isteyen bir gücün Kürt halkının hassasiyetlerine de saygı göstermesi gerektiğine vurgu yaptı. Bayık, “Orda yatan insanlar bu halkın evlatlarıdır. Mahsum Korkmaz da bu arkadaşlardan biridir. Tanklarla, helikopterlerle o heykeli yıkmak herhalde sürece hizmet etmiyor. Nasıl ki Türk askeri Türk halkı için bir değer ifade ediyorsa bir gerillanın mezarı Kürtler için bir değeri ifade eder” dedi. Kendilerinin de, süreci geriye çekecek, sabote edecek tutumlara karşı durduklarının altını çizen Bayık, bunun tek taraflı olamayacağını, Türk devleti ve hükümetinin de bu yaklaşımı geliştirmesi gerektiğini söyledi.