Namibya, İsrail’e patlayıcı taşıyan Alman gemisini limanına yanaştırmadı

Namibya Adalet Bakanı Yvonne Dausab: “İsrail’in işlediği soykırıma ve Filistin’deki hukuksuz işgaline suç ortağı olmama yükümlülüğümüzü yerine getirdik.”

Namibya, Almanya’da tescilli bir şirkete ait olan ve Portekiz bayrağı altında seyreden bir yük gemisine, “İsrail’e gönderilmek üzere patlayıcı madde taşıdığı” gerekçesiyle limanına erişim izni vermedi. Namibya Adalet Bakanı Yvonne Dausab: “İsrail’in işlediği soykırıma ve Filistin’deki hukuksuz işgaline suç ortağı olmama yükümlülüğümüzü yerine getirdik.” Namibya, Almanya’nın Adalet Divanı’nda İsrail’e desteğini de 1904-1908 arasında Alman sömürgeci kuvvetlerin ülkede 100 bine yakın yerli halkı öldürdüğü soykırımı hatırlatarak kınamıştı.

29 Ağustos 2024
Namibya hükümeti, İsrail için askeri teçhizat ve “patlayıcı madde” taşıdığı şüphesiyle Portekiz bandıralı MV Kathrin kargo gemisinin karasularına girişini yasakladı.

Alman Concord Shipping şirketine ait gemi, Cebelitarık Boğazı üzerinden Akdeniz’e doğru yolculuğuna devam etmeden önce Namibya’daki Walvis Bay limanına yanaşmak için izin istemişti.

Geçtiğimiz hafta insan hakları grupları Windhoek’i, geminin limana yanaşmasına izin vermesi halinde ülkenin ciddi insan hakları ihlallerine karışabileceği konusunda uyarmıştı.

Kararla ilgili Namibya Adalet Bakanı Yvonne Dausab, Namibya gazetesi New Era’ya konuştu.

“Evet, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla MV Kathrin gemisinin limanlarımıza yanaşmasına izin verilmemesi talebini değerlendirmesini istedim. Talep Cuma günü yapıldı. Bir geminin İsrail’e yönelik silah taşıyor olabileceğine dair haberler üzerine, Bakanlar Kurulu’na, Uluslararası İlişkiler Bakanlığı’na, Çalışma Bakanlığı’na ve Emniyet ve Güvenlik Bakanlığı’na birer mektup göndererek, sadece Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki değil, aynı zamanda Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) son tavsiye kararında da ifade edildiği üzere, uluslararası yükümlülüklerimizi hatırlattım ve tavsiyelerde bulundum.”

Polis soruşturmasına atıfta bulunan Dausab, MV Kathrin’in “gerçekten de İsrail’e yönelik patlayıcı madde taşıdığını” doğruladı:

“Namibya, İsrail’in işlediği savaş suçlarını, insanlığa karşı işlediği suçları, soykırımı ve Filistin’deki hukuksuz işgalini desteklememe ya da suç ortağı olmama yükümlülüğümüzü yerine getirmektedir.”

Kararı İstanbul Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk kürsüsünden Deniz Baran değerlendirdi:

“Namibya Adalet Bakanlığının bu konuda yaptığı açıklama, “Namibya’nın sadece Soykırım Sözleşmesi kapsamında değil, aynı zamanda Uluslararası Adalet Divanı’nın son danışma görüşünde ortaya koyulduğu üzere uluslararası yükümlülüklere” uygun davranmak için bu şekilde bir tutum aldıklarını belirtiyor. Divan’ın danışma görüşüne atıfla bahsedilen yükümlülüklerden kasıt, “İsrail’in Filistin’in yasadışı işgalini ve ilhakını, ayrıca diğer insancıl hukuk ve ayrımcılık gibi temel insan hakları ihlallerini desteklememe veya bu ihlallere ortak olmama yükümlülüğü.” Bu olay, danışma görüşünün, her devletin kendi yaptırımlarını uygulama konusunda kıymetli bir referans noktası yarattığının önemli göstergelerinden biri olması sebebiyle kıymetli. “

Namibya, Uluslararası Adalet Divanı’nda Güney Afrika’nın İsrail’e yönelik suçlamalarını reddettiğini açıklayan Almanya’yı kınamış, 1904-1908 arasında Alman sömürgeci kuvvetlerin 100 bine yakın yerli halkı öldürdüğü soykırımı hatırlatmıştı:

“Almanya, Namibya’daki soykırımın kefareti de dahil olmak üzere soykırıma karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine bağlılığını ahlaki olarak ifade edemezken, Gazze’deki soykırım ve soykırıma eşdeğer eylemleri desteklemektedir.”

Kaynak: Serbestiyet

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org