Nüfusu 2 milyon civarında olan Nagaland eyaletinde çoğunluğu Birmanyalılara yakın olan Naga halkı oluşturuyor. Hindistan’da halen 7 eyalette bağımsızlık veya siyasi yönetim değişikliği amacıyla faaliyet gösteren 12 gerilla grubu bulunuyor.
Bütün halkların ve bireylerin devlet tarafından “düşman-olarak-görülmeme-hakkı” vardır. Barışa karşı bir tehdit söz konusu olduğunda bireylerin “sivil itaatsizlik hakkı” doğar.
Görüşmelerde arabulucu olan Norveçli ve Kübalı diplomatlar yayınladıkları bildiride, “FARC’ın saldırılarını askıya almasına cevaben 20 Temmuz itibariyle ulusal devlet de askeri harekatte bir azaltmaya gidecek” açıklamasında bulundu.
Batı Afrika ülkesi Mali’de dün imzalanan anlaşmaya göre tam özerklik olmasa da kuzey bölgesine daha fazla yönetim hakkı, bölgesel güvenlik gücü ve özel gelişme planı verilecek.
Moro İslami Kurtuluş Cephesi, yaklaşık 40 yıl süren ve 120 bin kişinin ölümüne neden olan ayrılıkçı hareketin ardından 27 Mart 2014’te Filipinler hükümetiyle Bangsamoro Barış Anlaşması imzalamıştı.
Cezayir’de, Fransa ve Cezayir hükümetlerinin yanı sıra uluslararası arabulucular tarafından yürütülen, Malililer arasında barışma müzakerelerinin ilk aşamasında birçok grup, üç hafta önce Mali’nin başkenti Bamako’da anlaşma metnini imzalamıştı.
Kıbrıs Cumhuriyeti Devlet Başkanı Nikos Anastasiadis ile Kuzey Kıbrıs lideri Mustafa Akıncı Lefkoşa’da Lokmacı kapısında buluştuktan sonra önce Arasta’yı daha sonra ise Güney Kıbrıs’a geçerek Uzun Yol (Ledra Caddesi) ile Faneromeni Kilisesi’nin bulunduğu Faneromeni bölgesini gezdi.
Kolombiya’da devlet ile barış müzakereleri yürüten FARC, ordunun beş aydır saldırıları sürdürdüğü ve en son 21 Mayıs günü 26 garillasının öldürüldüğünü açıkladı ve ateşkesi durdurdu. Ancak FARC, Küba’daki görüşme masasından kalkmayacak.
Mali Devlet Başkanı İbrahim Bubacar Keita geçen ay, Cezayir’in arabuluculuğunda yapılan müzakerelerden sonra ülkenin kuzeyindeki birçok silahlı grupla 15 Mayıs’ta barış anlaşması imzalanacağını açıklamıştı.
Bozize’nin mart 2013’te devrilmesinden ve Müslüman Michel Djotodia’nın cumhurbaşkanlığına getirilmesinden sonra Hristiyan Anti-balaka ile Seleka grupları arasında çıkan çatışmalarda binlerce kişi yaşamını yitirmiş, yaklaşık 1 milyon kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı.
