Bolu’da, 20 yaşındaki Jandarma Er Samet Can Özyurt, cezaevinde nöbet tutarken silahla vurulmuş olarak bulundu. Özyurt, yapılan müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi.

2 defa İzmir, 2 defa da İstanbul’da olmak üzere toplam 4 kere otopsi raporlarının hazırlandığını söyleyen baba Bildik, raporlarda “Ne olduğunu anlamıyoruz” denilerek, cinayetin üzerinin kapatıldığını dile getirdi.

“Oğlumun intihar ettiğini söylediler ama boğazından vurulan oğlumun balistik incelemelerde, kurşunun kendi silahından çıkmadığı ortaya çıktı. Aynı zamanda oğlumun silahının üzerinde parmak izi de yok?”

Karakoçan İlçe Jandarma Komutanlığında er olarak vatan görevini yapmakta olan Adem Karaçöp, henüz belirlenemeyen bir nedenle girdiği bunalım sonucu, üzerine zimmetli piyade tüfeğiyle kendini vurarak öldürdü.

Şüpheli Ölümler Mağdurlar Derneği, İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi’nde düzenledikleri basın toplantısı ile çocuklarına olanların intihar değil, cinayet olduğuna dikkat çekti.

“Şiddetli baş ağrısı şikayetiyle defalarca revire gittiğini, ancak durumuna kimseyi inandıramadığını söyledi. Oğlumu hastalıklar değil, ihmaller öldürdü. Bunun hesabını soracak vicdanlı insanların olduğuna inanıyorum”

Burhan Güzelaydın, 30 Ocak 2009 yılında Yüksekova 2. Jandarma Taburu Çobanpınar Jandarma Sınır Bölük Komutanlığı’nda zorunlu askerliğini yaptığı sırada ölmüş, askeri yetkililer Güzelaydın’ın ‘intihar ettiğini’ iddia etmişti.

Altı aydır zorunlu askerlik yapan er Öztekin, birliği tarafından ailesine “psikolojik rahatsızlığı” olduğu bilgisi verildi. Bunun üzerine ailesi ve er Öztekin “hava değişimi” istedi, ancak izin verilmedi. Öztekin, 7 Ağustos akşamı nöbet tuttuğu sırada intihar ettiği iddia edildi.

Nizamiyede nöbet tutan er Veysel D. elinde bulunan silahla, kendisine yemek getiren er Mehmet B.’ye henüz bilinmeyen nedenle ateş etti. Er Mehmet B. başına isabet eden kurşunla olay yerinde öldü.