Türkiye’nin özellikle son yirmi-otuz yılının önemli ve acılı bir gündem maddesini oluşturan şüpheli asker ölümlerinin etrafında dolaşan, her yazarın, konuyu kendi yazarlık meşrebine uygun bir tutum ve yaklaşımla ele alıp işlediği, özel olarak bu kitap için yazılmış on altı öykü yer alıyor bu kitapta.
İstanbul’da askerlik görevini yaptığı Ayazağa Cezaevi Sevk Bölük Komutanlığı’nda 3. kattan düşerek hayatını kaybettiği bildirilen jandarma er Mustafa Demir, memleketi Mersin’de toprağa verildi.
VAN’ın Saray İlçesi’ne bağlı, İran sınırında bulunan Karahisar Köyü’ndeki karakola ait askeri aracın devrilmesi sonucu 3 asker şehit oldu, 18 asker yaralandı.
Şırnak’ın İdil İlçesi’ne bağlı Kozluca Köyü yakınlarındaki Suriye sınırında nöbet tutan jandarma er D.T., G-3 piyade tüfeği ile karnına ateş ederek intihar girişiminde bulundu. Ağır yaralanan er, hastanede tedaviye alındı.
“Ağabeyimin öldürülmesi olayının aydınlatılması aslında çok kolaydır. Bir asker teskere gününde firar etmez, ikincisi PKK’lılar tarafından öldürülmüşse de neden şehitliği verilmiyor. Kafamızda binlerce şüphe doğuyor”
Türkiye’de zorunlu askerlik sistemi içerisinde kaza, kavga, intihar gibi sebeplerle onlarca genç erkek şüpheli şekilde hayatını kaybediyor. Belgeselde, ailelerin bu süreçte yaşadıkları olaylar, hak arama mücadeleleri ve çocuklarının ölümü ardındaki şüpheleri derinleştirecek bulgular anlatılıyor.
Tokat’ın Reşadiye ilçesinde terhisine 3 gün kalan asker, komutanın “kazara” ateş aldığı öne sürülen tabancasından çıkan merminin vücuduna isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti.
Ben nasıl buraya gelip her şeyi açıklıkla anlatıyorsam, diğer çalışanlar da gelip delikanlı gibi çıkıp anlatsın. Konuşmamak vatan ve millet sevgisi değildir. Ben buraya gelip bildiklerimi, gördüklerimi, duyduklarımı, yaşadıklarımı mahkeme huzurunda anlatıyorum.
Kışla içinde yaşanan “şüpheli” asker ölümlerini anlatan EĞİTİM ZAYİATI filmi Boğaziçi Üniversitesi’nde gösterildi.
2010 yılında askerlik yaparken şüpheli şekilde yaşamını yitiren Tuncay Çiftçi’yi dövdüğü sebebiyle bir yüzbaşının yargılandığı davanın dördüncü duruşması sonrası İHD İzmir Şube binasında Çiftçi’nin babası Süleyman Çiftçi ve Vicdani Ret Derneği Eş Başkanı Merve Arkun ve İHD İzmir Şubesi’nden Ahmet Alagöz basın toplantısı düzenledi.
