Nedir bu Afrika’nın asker milletinden çektiği? – Hasan Servet Öktem

Afrika’da, bundan böyle, sivil hükümetlerin başarısız olmaları askeri yönetimlere zemin hazırlamamalı

08 Ekim 2025
Batı Afrika’da, Sahel kuşağında, askeri yönetimlerin sayısı dikkat çekiyor. Bunlar arasında Mali, Burkina Faso ve Nijer’de, geçtigimiz 3-5 yıl içinde, mevcut sivil hükümetlere karşı, cihatçı ve ayrılıkçı terör grupları ile yeterli ve güçlü biçimde mücadele edemedikleri gerekçesiyle, darbeler vuku buldu. Gine-Konakri’de ise, dört yıl önce gerçekleşen darbe farklı sebeplerden kaynaklandı. İki dönem görev yapan 83 yaşındaki Cumhurbaşkanı Alpha Condé, 2021 sonbaharında, toplumsal muhalefete ve ülke dışından yapılan ikaz ve itirazlara rağmen, anayasada değişikliğe giderek üçüncü bir dönem için seçimlere katılmakta inat etti. Neticede, kendi ipini çekmiş oldu. Cumhurbaşkanını korumakla mükellef elit kuvvetlerin başındaki Albay Mamadi Doumbaya, koltuğunu ilelebet bırakmayacağı mesajı veren yaşlı lideri makamından indirdi. İki sene sonra, başka bir bölgede başka bir darbeye şahit olduk. On yıllardır (1967), Bongo ailesinin çiftliği konumundaki petrol ihracatçısı Gabon’da, 2023 yılında düzenlenen şaibeli seçimler ertesinde, yine cumhurbaşkanını koruyan askeri birliğin komutanı ailenin hakimiyetine son verdi.

Mamadi Doumbaya

Darbe yapıp cumhurbaşkanı koltuğuna oturmayan asker yok
Herkesin bildiği üzere askerler darbe yaptıktan sonra birkaç yıllık geçiş dönemi ilan ederler, o dönemin sonunda seçimler vasıtasıyla anayasal düzene geri dönüleceği sözü verirler, ardından muhalif adaylara baskı yaparak veya ortadan kaldırarak kendilerini cumhurbaşkanı seçtirirler. Gine-Konakri’de darbeci lider Mamadi Doumbaya, işin başında, geçiş dönemi sonunda aday olmayacağını ilan etti ve bu hususu Geçiş Dönemi Belgesi’nde kayda geçirdi. Dört yıl süren cunta döneminde defalarca aday olmayacağı taahhüdünü tekrarladı. Ben de asker sözüne inanarak “aferin bu adam koltuk meraklılarından değil” diye düşündüm, ama yanılmışım.

Mamadi Dumbuya: Gine-Konakri’nin yeni asker devlet başkanı
Eylül sonlarında yeni anayasayı kabul veya reddetmek üzere sandık başına çağrılan Gineli seçmenler yüzde 90 gibi yüksek bir oranla temel yasayı onayladılar. Yeni anayasada, geçiş dönemi kadrolarının seçimlere iştirak edemeyeceklerine dair bir şerh bulunmuyor. Velhasıl, siz siz olun, “asker sözü” gibi tevatürlere tereddütle yaklaşın. 2021 eylülden günümüze ülkeyi yöneten Mamadi Dumbuya muhtemelen önümüzdeki günlerde cumhurbaşkanı adayı olduğunu açıklayacak ve sene sonunda düzenlenecek seçimler sayesinde o cazip koltuğa keyifle oturacak. Cellou Dalein Diallo ve Sidya Touré gibi tanınmış rakiplerini bir şekilde yarış dışı bırakarak işini şansa bırakmayacağı pek açık. Artık iki dönem mi yönetir, yoksa selefleri gibi koltuğundan bir daha kalkmamak üzere başka seçeneklere mi başvurur bilemiyorum.

Gabon’da asker cumhurbaşkanına emanet
Petrol zengini Gabon’da da benzer senaryoya şahit olduk. Cumhurbaşkanı Ali Bongo‘yu 2023 yazında iktidardan indiren darbeci Albay Oligui Nguéma iki yıldan kısa bir süre içinde seçimleri düzenlemek suretiyle cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmaya muvaffak oldu. Eylül sonunda parlamento seçimlerinin ilk turunu geride bırakan yeni lider ülkesinde yeni bir sayfanın açıldığını ileri sürüyor. Hep birlikte göreceğiz: 2,5 milyon nüfuslu ülkenin petrol gelirleri bu defa yeni yöneticilere (ve eski sömürgeci Fransa’ya) mi gidecek, yoksa fakir halkın refahı için mi harcanacak?

Oligui Nguéma

Üç Sahel ülkesinde cunta yönetimleri başarılı değil
Mali, Burkina Faso ve Nijer’de hayati meselenin ve temel hedefin cihatçı ve ayrılıkçı tehditlerin ortadan kaldırılması, halkın can güvenliğinin sağlanması olduğunu bir kez daha vurgulamakta yarar var. Cunta yönetimleri, geçtiğimiz yıllarda, bu amaç doğrultusunda “bir işe yaramadıkları” değerlendirmesiyle, Fransız askerleri, AB üyesi askerler ve BM Barış Gücü askerlerinin görevlerine son verdiler. G5 Sahel ortak askeri gücünü iptal ettiler. Nijer’deki ABD üsleri kapatıldı. Yerlerine Rus paralı askerler getirildi (önce Wagner ardından Rus Savunma Bakanlığına bağlı African Corps). Lakin, 2025 sonbaharı itibariyle, her üç ülkeye baktığımızda, askeri hükümetlerin söz konusu tehditleri ortadan kaldıramadıklarını görüyoruz. Cihatçı ve ayrılıkçı güçlerin zayıfladığına dair bir gelişmeye henüz şahit olamadık. Askerler, sömürgeci güçleri ülkeden kovduklarını, batının emrindeki bölgesel örgüt ECOWAS’tan çıktıklarını, Sahel ülkeleri İttifakını (Mali, Burkina Faso, Nijer) kurarak egemenliklerini güçlendirdiklerini, batının empoze ettiği Uluslararası Ceza Mahkemesi üyeliğinden ayrıldıklarını övünç ve kıvanç içinde seslendiriyorlar. Lafa değil icraata bakalım: Başarının ölçütü batı karşıtlığı değildir. İki temel hedefi unutmayalım. 1) Tüm ülke sathında can güvenliği. 2) Demokrasiye dönüş. Cunta yönetimleri her iki hedef itibariyle de sınıfta kalmış durumdalar, bol laf az iş durumu söz konusu.

Çad’a yeni bir sömürgeci geldi: BAE
Asker yönetimdeki bir diğer Sahel ülkesi olan Çad 40 yıldır Deby ailesi tarafından yönetiliyor. Mareşal-cumhurbaşkanı İdris Deby İtno’nun cephedeki ölümünden (2021) sonra oğlu General Mahamat İdris Deby‘nin klasik “geçiş dönemi senaryosu” ertesinde dümeni devraldığını izledik. Bilinen masal tekrarlandı, yine muhalefete baskı suretiyle kazanılan seçimler üzerinden askerler iktidarı muhafaza ettiler. Bu ilginç dönemde, Çad’ın geleneksel müttefiki Fransa’nın ülkedeki askeri üssünü kapatarak bölgeyi terk ettiğine (2024) şahit olduk. Son bir-iki yıldır Çad’ın en önemli sorunu ise komşu Sudan’daki iç savaşın yansımaları oldu. Bir milyona yakın Sudanlı mülteci iç savaştan kaçarak Çad’daki kamplara sığındılar. Bu gelişme Encemine yönetiminin dengelerini sarstı ve işlerini zorlaştırdı. Körfez’in yeni kabadayısı Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) sınırsız finansal gücüyle Sudan’daki savaşa müdahil olması ve paramiliter Hemeti güçlerine, Çad üzerinden, silah tedariğini sürdürmesi, Mahamat İdris Deby’nin içeride ve dışarıda eleştirilmesine yol açıyor. Sanki bir sahip (Paris) gitti, başka bir sahip (Abu Dabi) geldi Encemine’ye diye düşünüyorum.

Mahamat İdris Deby

Son 50 yılda Sudan halkına en büyük zararı askerler verdi
Sahel kuşağının en doğusunda kalan Sudan tüm bölgenin en bahtsız ülkesi. Asker kaynaklı mezalim itibariyle en önde yer alıyor. Yıllarca diktatör Ömer El-Beşir‘in sultası altında perişan olan Sudan halkı 2019 yılında aylarca direnerek diktatörü koltuğundan indirmeye muvaffak oldu. Ancak bu direniş askerlerin kışlalarına dönmeleri bakımından yeterli olmadı. Karma hükümete dahil olan askerler bir süre sonra (2021) sivil bakanları görevden uzaklaştırdılar. Ancak uluslararası toplumun baskıları üzerine hükümeti sivillere teslim etmeye razı oldular. Bu yöndeki çalışmalar ilerlerken (2023 başları) ülkede mevcut düzenli ordu ile paramiliter ordu arasında savaş patlayıverdi. Halen, Sudan halkı, ülke yönetimine talip, iki rakip ve hasım ordunun 30 ay önce başlattıkları savaşın tam ortasında ve tam anlamıyla perişan durumda: 150 bin civarında ölü, 10 milyon üzerinde insan evlerinden ırak, 2 milyon mülteci komşu ülkelere sığınmış vaziyette. Savaş durdurulamaz ise, ülke muhtemelen iki general arasında paylaşılacak, Darfur’da “Doğu Sudan” adlı yeni bir devlet ortaya çıkacak. Böylece siyasi İslamcı Hasan el-Turabi’nin ülkesi 15 yıl içinde üçe bölünmüş olacak.

Abdulfettah el-Burhan

Kıssadan hisse: Başarısız sivil hükümetler askeri yönetimler için zemin olmamalı
Sahel kuşağının en batısında kalan Gine-Konakri halkı, darbeci komutanı, yeni devlet başkanı koltuğuna oturtacak seçimlere haz ve coşku içinde hazırlanırken, en doğudaki Sudan halkı bir türlü asker kaynaklı felaketlerden kurtulamıyor, rakip iki generalin başlattığı ordular savaşının ortasında kalan mazlum Sudanlıya uluslararası toplum yardımcı olmuyor/olamıyor. Öte yandan, Mali, Burkina Faso ve Nijer’deki cunta yönetimlerinin, terörle mücadele, kalkınma, aş, iş, refah ve demokrasi gibi temel alanlarda bir başarı kaydettiklerini göremiyoruz. Gabon konusunda konuşmak için zaman henüz erken, hele birkaç sene geçsin bakalım. Netice itibariyle, Afrika’da, bundan böyle, sivil hükümetlerin başarısız olmaları askeri yönetimlere zemin hazırlamamalı, diye özetleyeyim. Dünyanın unuttuğu mazlum Sudan halkının ızdırabına ivedilikle son verilmesi çağrısıyla son noktayı koyayım.

Kaynak: T24

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org