bugün bir kez daha devletin zor aygıtlarının karşısında, mahkeme salonlarında vicdanımızı ve irademizi savunduk. savaşın, militarizmin ve zorunlu askerliğin karşısında bir duruş sergileyen herkes, sistemin baskıcı mekanizmaları tarafından susturulmak isteniyor. devlet, kendisine biat etmeyenleri cezalandırmaya çalışıyor.
savaş düzeni: yoksulları ölüme gönderen sistem
devletler, savaşları çıkarır. halkı korkuyla besler, sınırlarını kanla çizer, askeri harcamalarla ekonomiyi çökertir. savaş, egemenlerin servetini büyütmek için halkın evlatlarını kurban ettiği bir düzendir. ordu, bir halkın gücü değil, yönetici sınıfın baskı aygıtıdır. militarizm, zorunlu askerlik ve şiddet kültürü, itaat eden köleler yaratma projesidir.
vicdani ret: insanın özgürlüğünü ve ahlakını savunmak
zorunlu askerlik, insanın iradesini gasp eden, onu birer ölüm makinesine dönüştüren faşizan bir uygulamadır. hiçbir insan, hiçbir gerekçeyle silah altına alınamaz! vicdani ret bir suç değil, en temel insan hakkıdır. biz, vicdanımızın emriyle hiçbir savaşın, hiçbir ordunun parçası olmayacağız. “vatan” adı altında katliamlara sürüklenmeyeceğiz.
anti-militarizm: devletin şiddet tekeline karşı mücadele
sistem, kendisine itaat etmeyen herkesi suçlu ilan eder. adalet, aslında sadece devletin bekasını korumak için vardır. asıl suçlu olanlar, gençleri ölüme sürenler, militarizmi kutsayanlardır. bugün burada yargılanması gereken, işgalci ordular, savaş baronları ve onların emirlerini uygulayan katil düzeni olmalıydı.
özgürlüğümüzü ve irademizi korumaya devam edeceğiz!
savaşı ve militarizmi reddetmek, insanlık onurunun en temel gereğidir. vicdani ret bir suç değil, savaş ise en büyük suçtur! bizler, savaş çığırtkanlarının değil, barış ve özgürlüğün tarafındayız. militarizme ve devlet şiddetine karşı her yerde ve her koşulda mücadele etmeye devam edeceğiz!
Şendoğan Yazıcı