İç savaş – Sezin Öney
sadece beş aylık can kaybı bilançosu bile, çatışmaların yeni evresini kendi başına bir “iç savaş” saydıracak boyutta.
sadece beş aylık can kaybı bilançosu bile, çatışmaların yeni evresini kendi başına bir “iç savaş” saydıracak boyutta.
Vicdani ret tam da bu kişisel sorumluluk işte… Kürdistan’da şehirler yakılırken en azından askere gitmeyeceksin. Askerdeysen o tüfeği, ulaşabildiğin tankı, topu, arabayı ne varsa paramparça edip ayrılacaksın oradan.
127 aydın, entelektüel ve akademisyen tarafından imzalanan bildiride “Bu işin sonu çok karanlık. İki taraf da silahları acilen sustursun! Türkiye’ye bir nefes aldıracak müzakereler başlasın!” çağrısında bulunuldu.
Ama’lara sığınmadan bakmayı, siyasetin önüne insanı ve vicdanı koymayı, kendimizi o bölgede bir Kürt olarak düşünmeyi becerebilirsek ama’lara rağmen göreceğimiz şey ölçüsüz devlet terörüdür.
Türkiye’de mevcut iktidarın bugün geldiği devlet olma anlaşıyı 1990’lı yılların bir adım ötesine geçmiş, artık o yıllardaki gibi “köy boşaltmaları”nın yerini, “Yeni Türkiye”nin “İleri Demokrasi”sinde “ilçe boşaltmaları” alıyor.
Bitlis Valiliği, 3 bin 500 ile 3 bin 750 TL maaşla Kara Kuvvetleri Komutanlığı emrinde çalıştırmak üzere alınacak personelle ilgili yazılı açıklama yaptı. Yapılan açıklamada 10 bin sözleşmeli er ve uzman erbaş alınacağı belirtildi.
Çözüm sürecinde kaldırılması gündeme gelen geçici köy koruculuğu sistemini güçlendirecek bir karara imza atan İçişleri Bakanlığı, 22 il için toplam 5 bin geçici köy korucusu tahsis etti.
Hayvan Özgürlüğü İnisiyatifi 28 Kasım 2015 (Cumartesi) saat 13:00’da infiAl’de yaptığı bir basın açıklamasıyla Kürt illerinde sürdürülen operasyon ve sokağa çıkma yasaklarına tepki göstererek, katliamlarda sadece insanların değil, hayvanların da öldürüldüğünü ifade etti. Basın toplantısında 8 hayvan özgürlükçüsü de vicdani reddini açıkladı.
Mustafa Aksoy ve Resul Kalyoncu, biri öğrenci ve gezgin, diğeri İstanbul Beykoz’da esnaf. Yürüyüş esnasında onlara aziz gibi yaklaşanlar, teşekkür ve tebrik edenler de olmuş, “neyin barışı, kimin barışı” deyip onları ‘terörist’ ilan eden de. “Her şeye rağmen Karadeniz’de barışa yürüdük” diyorlar.
“Ortada ‘kamu düzenini sağlama’ açısından bir polis operasyonu yok. Ordunun dahil olduğu bir şehir savaşı var. Kara kuvvetleri, şehre girme konusunda tereddüt ediyordu. Şehrin hakim tepelerine konumlanmıştı. Ancak bugün polis ve asker birlikte operasyon gerçekleştiriyor.”