Tiyatrocu Mehmet Üçar İHD Batman Şubesi’nde vicdani reddini açıkladı

“Bir insan, bir Kürt, bir kadın, bir çocuk, bir erkek, bir LGBTİ bireyi, bir Alevi, bir ateist, bir anarşist, bir Dersimli, bir Edirneli, bir işçi, bir gazeteci ve bir tiyatrocu olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bana dayattığı askerliği, sömürü ve asimilasyon içeren eğitimini, köleleştirme odaklı işini reddediyorum”

Gazeteci ve tiyatro oyuncusu vicdani reddini açıkladı

25 Temmuz
16:10 2014
BATMAN (DİHA) – İnsan hakları aktivisti, gazeteci ve aynı zamanda tiyatrocu olan Mehmet Üçar, zorunlu askerlik sistemine karşı çıkarak “vicdani reddini” açıkladı.

Batman’da insan hakları aktivisti, gazeteci ve aynı zamanda tiyatro oyuncusu olan Mehmet Üçar isimli yurttaş, zorunlu askerliğe karşı vicdani reddini açıklamak için İHD Batman Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Batman Barosu’ndan Av. Kemal Üner ve İHD Batman Şube Başkanı Av. Mehmet Bağatır da katıldı. Burada açıklamada bulunan Üçar, milyonlarca insanın ölümüyle sonuçlanan iki büyük savaşın ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşundan bugüne kadar geçen 90 yıllık süre zarfında, uygar insanın var ettiği diğer tüm devlet pratiklerinde olduğu gibi katliamdan, kandan, ölümlerden, baskı ve zulümden beslenerek var olageldiğini söyledi.

‘Devlet bünyesinde resmi ve gayri resmi katliam birlikleri bulundurmaktadır’

Uçar, “İttihat terakkiler, Teşkilat-ı mahsusalar, JİTEM’ler, Ergenekonlar ve ismini bilmediğimiz onlarca özel ve gizli birliklerin kumaşıyla yamalanmış bir kara maskenin ardından katliamlara, kayıplara, toplu mezarlara ve faili belli cinayetlere imza atan devletler bugün de destekledikleri El-Kaideler, IŞİD’ler, El-Nusra’lar ve yine ismini bilmediğimiz onlarca yapılanmayla insanlığa kan kusturuyor. Devlet, bu gayrı resmi yapılanmalarının yanı sıra askeriye, polislik v.b resmi cinayet ve katliam birliklerini de bünyesinde bulundurmaktadır. Bu birliklerle insanların insan oldukları için doğuştan sahip oldukları haklardan tutun da bitkilerin, hayvanların ve tüm dini ve düşünsel inanışlarca kutsanan doğanın tüm hakları gasp ediliyor” dedi.

Uçar, tüm ötekileştirilmişlerle empati kurarak yaptığı açıklamayı, “Devletin tüm bu borçlarına rağmen bize ‘vatan borcu’ diye dayattığı askerlik müessesinde de yine sayısız şüpheli asker ölümü gerçekleşmektedir. Beni öldürmek için her yolu deneyen hiçbir kurum ve kuruluşa hiçbir borcum yoktur. Yeryüzündeki tüm sınırların ortadan kalkması hayaliyle yaşama inancını diri tutmaya çalışan biri olarak, ne Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ne de başka herhangi bir devletin sınır güvenliğini korumak zorunda değilim. Tüm bunlar ışığında bir insan, bir Kürt, bir kadın, bir çocuk, bir erkek, bir LGBTİ bireyi, bir Alevi, bir ateist, bir anarşist, bir Dersimli, bir Edirneli, bir işçi, bir gazeteci ve bir tiyatrocu olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bana dayattığı askerliği, sömürü ve asimilasyon içeren eğitimini, köleleştirme odaklı işini reddediyorum” dedi.

(bg-mt/hy/avt)

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org