Vicdani Ret Derneği, uluslararası alanda çalışan dört sivil toplum örgütüyle birlikte Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ni vicdani ret konusundaki gelişmelere ilişkin bilgilendirdi.
Vicdani Ret Derneği, İnanç Özgürlüğü Girişimi, Norveç Helsinki Komitesi, Uluslararası Savaş Karşıtları, Avrupa Vicdani Ret Bürosu ve Connection e.V. , Ülke Grubu davalarının kararlarının uygulanması için toplu olarak Kural 9.2 başvurusunda bulundu. Etkiniz AB Programı’nın desteğiyle hazırlanan başvuru, 4 Kasım 2021 tarihinde Bakanlar Komitesine gönderildi.
Sürece ilişkin kısa bilgi:
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Osman Murat Ülke hakkında verdiği ve 24 Nisan 2006 tarihinde kesinleşen kararının ardından, bu ve Türkiyeli vicdani retçilere ilişkin daha sonra verilen kararların yerine getirilip getirilmediği Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından nitelikli izleme prosedürü altında izlenmektedir.
Bu çerçevede çeşitli defalar Hükümetten vicdani redde ilişkin politik ve pratik önlemleri içeren “eylem planı” sunması talep edilmiştir. Hükümet tarafından sunulan daha önceki eylem planlarından sonra son olarak 31 Mart 2020 ve 5 Ağustos 2021 tarihli eylem planları sunulmuştur.
Başvurucu örgütler, Ağustos 2021 tarihli Eylem planının Mart 2020 tarihli planla neredeyse bire bir aynı olması nedeniyle, 2020 yılında yaptıkları bildirimleri güncelleyerek Bakanlar Komitesine iletmişlerdir.
Bildirimin esas alındığı, Vicdani Ret Derneği tarafından hazırlanan, Mayıs 2021 tarihli Türkiye’de Askerlik Hizmetine Karşı Vicdani Ret isimli ayrıntılı rapora buradan erişebilirsiniz.
Bildirimin ana noktaları:
- Türkiye halen vicdani reddi bir hak olarak tanımamaktadır.
- Hükümetin halen bir vicdani ret politikası yoktur.
- Vicdani reddin hak olarak tanınmadığı için vicdani retçilerin başvurabilecekleri bir mekanizmanın bulunmamaktadır.
- Vicdani retçiler din ve vicdan özgürlüğünün yanı sıra çalışma hakkı, seçme ve seçilme hakkı, seyahat özgürlüğü, eğitim hakkı, mülkiyet hakkı gibi en temel hak ve özgürlüklerini diğer yurttaşlarla eşit koşullarda kullanmamaktadırlar.
- Aralık 2020- Eylül 2021 arasında vicdani retçilerin deneyimleri üzerinden 60 başvuruyu bir araya getirmiştir. Bunlara ilişkin verileri içeren grafiğe Bildirimin içeriğinden ulaşabilirsiniz.
- Yanı sıra retçiler sürekli bir GBT kontrolü, para cezası, kovuşturma, yargılama, para ve/veya hapis ile cezalandırma döngüsü içinde yaşamaktadır. Bu döngü, kamu haklarından yasaklanma ve ağırlaştırılmış infazı da içermektedir. Vicdani Ret Derneğinin Mayıs 2021 tarihli bir önceki raporunda vicdani retçilere açılan 85 dosyada 575.517 TL para cezası kesildiği belirtilmişti. Yayınlanan yeni bildirimde ise, bu veriye yenileri eklendi. Bildirimde yer alan güncel verilere göre, başka vicdani retçilerin yanı sıra Ağustos 2021’de Uğur Yorulmaz hakkında 59.140 TL, Abuzer Yurtsever hakkında da 18.666 TL idari para cezası verilmiştir.
- Vicdani reddin bir hak olarak tanınmaması ve vicdani ret süreçlerine ilişkin bir mekanizmanın yokluğu nedeniyle yaşanan hak kısıtlamaları vicdani retçilerin, yaşamlarını “sivil ölüm” koşullarında sürdürmelerine neden olmaktadır.
- Mahkemeler ve Anayasa Mahkemesi, vicdani retçiler için etkili iç hukuk yolları sunmamaktadır. Vicdani Ret Derneği’nin raporuna göre bugüne kadar vicdani retçilerin Anayasa Mahkemesi’ne en az 45 ayrı başvuru yapmıştır ve bu dosyaların neredeyse hepsi halen AYM önünde beklemektedir.
- “Bedelli askerlik” vicdani retçiler için politik ve vicdani bir seçenek değildir. Bunun yanında, bu düzenlemeden yararlanmak isteyenlerin 1 Ocak-31 Haziran tarihleri için 39.788,64 TL, 1 Temmuz-31 Aralık 2021 tarihleri için 43.151,18 TL ödeyecekleri dikkate alındığında, bu da ekonomik olarak başvurulması son derece zor bir düzenlemedir.
Raporda ayrıca Hükümete ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine yönelik tavsiyeler yer almaktadır. Bunlara, Bildirimin son bölümünden ulaşabilirsiniz.