‘Zorunlu askerlerin yaşam dahil hiçbir güvencesi yok’
Vicdani Ret Derneği Eşbaşkanı Gökhan Soysal, 15 Temmuz darbe girişiminin zorunlu askerlerin hiçbir güvenliğinin kalmadığını gösterdiğini belirtti.
25 Temmuz 2016 Pazartesi 08:02
İSTANBUL – ARZU DEMİR
“AKP’ye oy vermiş bile olsanız, aldığınız bir emirle darbeci, hükümet karşıtı duruma düşebilirsiniz” diyen Soysal, gençlere kendi geleceklerine sahip çıkma, askere gitmeme, gittilerse bile kendi geleceklerine sahip çıkmak için ayrılma önerisinde bulundu.
15 Temmuz darbe girişimi ile birlikte zorunlu askerliğin gençlerin geleceğini nasıl karartan bir uygulama olduğu çok net ortaya çıktı. Henüz net rakamlar yok ancak darbe girişiminde bulundukları gerekçesiyle tutuklananlar arasında zorunlu askerler de bulunuyor. Ortaya çıkan kimi ifadelere göre, zorunlu askerler “tatbikat var” denilerek kışlalardan çıkartıldı. Kimileri ise “İtiraz edecek oldum, komutanım beni yaraladı” dedi.
15 Temmuz darbe girişiminin zorunluk askerler bakımından ortaya çıkardığı sonuç ne?
Bu soruya Vicdani Ret Derneği Eşbaşkanı Gökhan Soysal yanıt verdi. Soysal’ın verdiği bilgilere göre, darbe girişiminin ardından askere gitmek istemeyenlerin sayısı daha da artacak. Çözüm sürecinden önce zamanı gelip de askere gitmek istemeyenlerin sayısı 1 milyona yakındı. Bedelli askerlik ve çözüm süreciyle birlikte bu rakam düştü. Tahmini rakam 600 bin ile 700 bin arasında.
Soysal, çözüm sürecinin bitişi ve çatışmaların başlamasıyla birlikte askerden firar edenlerin sayısında artış olduğunu söyledi, “Elimizde net bir rakam yok. Ancak derneğe çözüm sürecinin bitmesiyle birlikte en çok sorulan soru, firar durumuyla ilgili. Firar eden askerler vicdani reddin bir hak olduğunu bilmiyor. Ancak firar durumunda başlarına geleceklere dair bilgi soruyorlar” dedi.
‘ASKERE GİTMEYENLERİN SAYISINDA ARTIŞ OLACAK’
Soysal, darbe girişiminin, zorunlu askerlerin hayatlarına dair hiçbir güvencenin olmadığını gözler önüne serdiğini belirtti, “Bu nedenle askere gitmeyenlerin sayısında artış olacaktır” dedi.
Vicdani Ret Derneği Eşbaşkanı Gökhan Soysal şunları söyledi: “Zorunlu askerler, bir darbe sırasında emirleri dinlemese ’emre itaatsizlik’ ile suçlanıp cezalandırılacak. Emire uysa bu kez ‘darbeci olmakla, hükümeti devirmekle” suçlanacak. Tam olarak arada kalmış durumdalar. Kışlalar zaten hapishane gibi. Ancak büyük bir belirsizlik var. AKP’ye oy vermiş bile olsanız, aldığınız bir emirle darbeci, hükümet karşıtı duruma düşebilirsiniz. Zorunlu askerler bu gerçeğin farkına varıyorlar. Biz vicdani retçiler yıllarca ‘Militarizm bireyin iradesini elinden alır’ dedik. Darbe girişimi bizi haklı çıkardı.”
Darbe karşıtlarının sokaktaki şiddet eylemlerini eleştiren Soysal, gözaltına alınan askerlere yönelik işkencenin de kabul edilemez olduğunu belirtti. Aynı zamanda avukat olan Gökhan Soysal, “Darbeciler hukuk tanımıyor. Darbeden sonra ne olur diye sorduğumuz sorunun yanıtını da şu anda görüyoruz. Örneğin gözaltı süresinin 30 güne çıkartılması büyük bir sorundur” dedi.
‘İNSANLAR KENDİ GELECEKLERİNE SAHİP ÇIKMAK ZORUNDA’
Vicdani reddin din ve vicdan özgürlüğü kapsamında temel bir hak olduğunun altını çizen Soysal, “20’li yaşlarının başındaki bu gençlere bu gerçeği hatırlatmak önemli” dedi.
Soysal, gençlere “gelecekleri hakkında kendilerinin karar vermesi” çağrısını yaptı, ekledi: “Vicdani ret perspektifimiz sadece zorunlu askerliği ret değil. Milliyetçiliğe ve erkekliğe karşıyız. İnsanlar, artık hayalleri için gelecekleri için karar vermek zorunda. Eskiden zorunlu askerliğin kadınları ve LGBTİ’leri de tahakküm altına aldığını söylüyorduk ama darbe girişimi bize gösterdi ki; insanlar kendi gelecekleri hakkında karar veremiyor. Kendi gelecekleri hakkında karar vermelerini ve askere gitmemelerini, gittilerse ayrılmalarını öneriyoruz. Çünkü yeni bir darbe girişimi olacak diye askerlerin önü tutuluyor. Yarın bir gün onlara ‘hadi kalkın, darbeye gidiyoruz’ diye emir gelmeyeceği ne malum.”
Vicdani Ret Derneği olarak ihtiyaç duyan kişilerle hukuki dayanışmayı gösterdiklerini belirten Soysal, “En başta ne ile karşılaşacakları konusunda bilgilendiriyoruz. Sonra dava sürecini takip ediyoruz. Bir kişi askere gitmek istemiyorsa ve hukuki destek istiyorsa, biz sonuna kadar onunla dayanışma içinde olmaya kararlıyız” dedi.