“Askere Gitmezsem Hakkımda Ceza Davası Açılır mı?” – Av. Gökhan Soysal

Askeralma Kanunu’nun 42-46. maddeleri arasında düzenlenen muafiyet halleri kapsamında değilseniz, askerlik yapmanız zorunlu kılınmış olup bunu yapmadığınız takdirde “yoklama kaçağı” veya “bakaya” olarak nitelendirilerek çeşitli yaptırımlarla karşılaşırsınız.

Kısa Kısa: “Askere Gitmezsem Hakkımda Ceza Davası Açılır mı?”

Buna cevabımız maalesef evet.

Önceki bir yazımda vicdani reddin, anayasada düzenlenen temel hak ve hürriyetlerden sayılan din ve vicdan özgürlüğü çerçevesinde korunan bir hak olduğunu belirtmiştim. Ancak maalesef Türkiye Cumhuriyeti Devleti, altında imzası olan insan haklarıyla alakalı uluslararası sözleşmelere ve örneğin bu sözleşmelerle kurulan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymadığı için vicdani retçi olsanız bile askere gitmediğiniz durumlarda hakkınızda dava açılabilir.

Anayasada “Vatan Hizmeti” başlığıyla düzenlenen 72. maddede “Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir.” denilmiş ancak kanunla vatan hizmetinin, sadece zorunlu askerlik olarak ve kanunda belirtilen erkekler tarafından yerine getirilebileceği Askeralma Kanunu’nda düzenlenmiştir.

Askeralma Kanunu’nun 42-46. maddeleri arasında düzenlenen muafiyet halleri kapsamında değilseniz, 20. maddede belirtilen “erteleme” durumu söz konusu değilse ve hakkınızda aynı kanunun 15. maddesinde belirtilen durumlarda “askerliğe elverişli değildir” kararlı sağlık raporu düzenlenmediyse askerlik yapmanız zorunlu kılınmış olup bunu yapmadığınız takdirde “yoklama kaçağı” veya “bakaya” olarak nitelendirilerek çeşitli yaptırımlarla karşılaşırsınız.

Yoklama kaçağı ve bakaya olma hususu, Askeralma Kanunu’nun 21. maddesinde düzenlenmiş ve 24. maddesinde yoklama kaçağı ve bakayalara uygulanacak olan yaptırımlar düzenlenmiştir. Hakkınızda dava açılmasına neden olan kanun maddesi de 24. madde olup bu maddenin son fıkrasına göre verilen idari para cezası kesinleştikten sonra “yakalanmanız” durumunda nüfusa kayıtlı olduğu yerdeki savcılığa suç duyurusunda bulunulur. Bu suç duyurusu neticesinde hakkınızda soruşturma başlatılır ve Askeri Ceza Kanunu’nun 63. maddesi uyarınca ceza davası açılır.

Ancak önemle belirtmemiz gerekir ki kanuna göre bu suçun oluşması için birçok olayda es geçilen çok önemli bir durum söz konusudur. Bu nedenle hakkınızda beraat kararı verilmesi şansı hiç de az değildir. Uygulamada sıklıkla karşılaşılan bu durum, idari para cezasına ilişkindir. Hakkınızda düzenlenen idari para cezasının kesinleşmiş olması gerekir. Bu idari para cezasının kesinleşmesi için de kanunlara uygun bir şekilde size tebliğ edilmesi gerekir ki bu suç oluşabilsin.

Size hiçbir şekilde idari para cezası gelmediyse, idari para cezası hukuka uygun şekilde düzenlenmediyse, idari para cezası hukuka aykırı olarak tebliğ edildiyse, idari para cezasına itiraz ettiyseniz ve itirazınız kabul edildiyse kanunlara göre bir suç işlemiş olarak değerlendirilemezsiniz. Bu durumda hakkınızda açılan soruşturmanın davaya dönüşmemesi gerekir. Hakkınızda bu eksikliğe rağmen bir ceza davası açıldıysa da beraat etmeniz gerekir.

Son olarak eklemek gerekir ki vicdani retçi olmanız durumunda hakkınızda verilecek herhangi bir ceza, vicdani ret hakkı dolayısıyla din ve vicdan özgürlüğünüzün ihlali anlamına gelir ki bu durumda Anayasa Mahkemesi’ne ve sonrasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurusu yapabilirsiniz.

Kaynak: AV. GÖKHAN SOYSAL

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org