M.T.’nin pembe tezkere alacaklara önerisi
17 Eylül 2019 Ercan Jan Aktaş / Demokrat Haber
M.T. ile bir yılı aşkın bir zamandır tanışıyoruz. Askerlik yapmak istemediği ve buna dair yöntem araştırdığı zamanlarda yollarımız çakıştı. Hazırladığım “Pembe Tezkere Dosyası” Demokrat Haber’de yayınlanınca onun üzerine bana ulaştı, kendisi ile konuştum neler yapabiliriz diye. Bu süreci yaşayan birçok insanın hikayelerini dinlediğim için bir kanaat oluşmuştu bende bu sürece dair. Dinlediklerimi, tanık olduklarımı paylaştım M.T. ile. Kendisi ile telefonda konuştuğumda “Ya senin tipin ve bu sesinle zaten rahat alırsın pembe tezkereyi” gibi bir şeyler söylediğimi hatırlıyorum.
İstanbul’da LGBTİ aktivisti arkadaşlarım ve bu süreçleri bilen avukat arkadaşlarım ile iletişime geçmesini sağladım. Konuşmalar, paylaşımlar ve süreç başladı. Ben rahat bir şekilde pembe tezkere alacağını düşünürken bir anda sosyal medya paylaşımında asker üniformaları içinde gördüm kendisini. Dinlediğim ve tanığı olduğum deneyimlerden “feminen” bir görünüm ve “ince ses” gibi durumların oldukça belirleyici olduğunu söylüyorlardı. Hatta heyete çıkarken “normal erkek” gibi bir beden içinde olanlar bile feminen bir performans sergilemek için bayağı bir hazırlık süreci yaşıyorlardı.
M.T. yi bir anda asker üniforması içince gördüğümde “bir şeyler ters gitmiş” diye düşündüm. Hatta bende bir alışkanlıktır, sosyal medya hesaplarından takip ettiğim birini askeri üniforma içinde gördüğümde anında siliyorum, takipten çıkıyorum. Ancak M.T.’yi nedense silmedim, belki de “ya dur bakalım bu süreç nasıl devam edecek” gibi bir düşünce vardı bende. Ve öyle de yaptım, bir süre sonra tekrar yazışmaya başladık ve bana yaşadıklarını anlatınca, bu serüvenin nereye doğru nasıl gideceğini izlemeye başladım.
Zaman zaman M.T.’nin yaşadıklarını dinleyince bende çok kötü oldum, ama her şeye rağmen muazzam bir irade gösterdi ve zorlu da olsa hikayesini yeniden yeniden yaptı ve yapmaya devam ediyor.
M.T. kendisinin isteği üzerine resim vermedi, ismini de kodladı, şehrini değiştirdik. Aslında bu durum şu an Türkiye’de benzer durumda olan birçok insanın yaşadıkları, yaşayacakları gibi de okunabilir. M.T.’nin hikayesi anonim bir hikaye oldu, kararlılığından çok şey öğrendim. Öğrendiklerimi ve yaşadıklarını kendisinden dinleyelim:
Seni biraz tanıyalım, senin sözlerinden.
Merhabalar ismim M.T. İstanbul’da yaşıyorum. 22 yaşındayım. Oğlak burcuyum.
Gezmek, eğlenmek, kamp yapmak, bisiklet sürmek, sinemaya gitmek favorilerim arasında. Çok eğlenceli neşeli biriyimdir. Otostop çekerek bir yerlere gidip yeni yerler keşfetmeyi çok severim.
Askerlik mevzusu ile ilk ne zaman karşı karşıya geldin, neler hissettin?
Bir kağıt geldi. Askerlik şubesinden askere çağırıldığımı gördüm ve şok oldum. Açık öğretim lise öğrencisiydim. Ama kayıt yenileme tarihimi unuttuğum için öğrenci gözükmüyormuşum ve bu yüzden askerlik şubesi kağıt göndermiş.
Hemen hazırlanıp askerlik şubesine gittim. Öğrenci olduğumu ama kağıt geldiğini söyledim. Onlar da sistemden öğrenci gözükmediğimi ve askere gitmem gerektiğini söylediler. Askerlik korkusu sardı. Çünkü eşcinselim ve orada zorlanacağımı biliyordum.
Onlara orada “ben eşcinselim, askerlik yapmak istemiyorum” dedin mi?
Ya demedim elbette, nasıl derdim, korkuyordum, gerçi hala da korkuyorum, bütün süreci ailemden habersiz devam ettirdim. Pembe tezkere almak istedim ama korktum. İnternetten Ercan Jan Aktaş’ın paylaştığı pembe tezkere ile alakalı röportajları gördüm. Hemen kendisine Facebook yoluyla mesaj attım ve konuşmak istediğimi söyledim. Hemen dönüş yaptı ve telefonda konuşmaya başladık. Bana pembe tezkere almış birkaç kişinin adını soyadını, onlarla konuşmam gerektiğini söyledi. O arkadaşlar ile konuştum ama onlar daha askerlik kağıtları gelmeden almışlardı pembe tezkerelerini.
Yani?
Yani daha başından benim süreç farklı başladı. Hastaneye gittim askerlik muayenesi için. Oradaki doktora söyledim eşcinsel olduğumu fakat o bu süreci askere gidip oradaki askeri hastanelerde yürütmem gerektiğini burada yardımcı olamayacağını söyledi. Muayenemi oldum evraklarımı askerlik şubesine götürdüm ve askerlik işlemlerim başladı. 1 ay sonra yani Ocak ayında acemi birliğime gideceğimi söylediler.
Beni bir korku aldı. Bir yandan hala karar verememiştim pembe tezkereye, acaba sicilime işler mi, acaba aileme bir şey söylerler mi diye. Ve o meşhur gün geldi çattı. 31 Aralık 2018’de acemi birliğim Tokat’a gitmek üzere yola çıktım. Birliğime teslim olduktan sonra gecesinde ben nereye geldim diye sorgulamaya başladım. Ablamları amcamları arayıp beni buradan kurtarın diye telefonda bağırmalar, yalvarmalar ama kimsenin elinden bir şey gelmedi tabii.
Yani hiç istememene rağmen askerlik yapmaya başladın?
Ne yapayım, elimden bir şey gelmiyor, ailemden kimseler bir şey yapamıyorlar. Zar zor acemi birliğimin son gününe geldim. Usta birliğimizin yerleri açıklanacaktı, çok heyecanlıydım. Usta birliğim Şırnak Uludere Yekmal Üs Bölgesi’ydi. Beni iyice bir korku ve panik sardı. 7 günlük dağıtım iznime memleketime geldim ama kara kara düşünüyordum. Hastaneden randevu aldım psikiyatri polikliniğine gittim. Doktora eşcinsel olduğumu askerlik yapamayacağımı pembe tezkere istediğimi söyledim.
O da eşcinselliğin askerliğe elverişsiz olmadığını askerlik yapabileceğimi söyledi. Doktor ile kavga edip odasından çıktım. Ercan Jan Aktaş’a anlattım durumu direk. O da moralimi bozmamam gerektiğini başarabileceğimi söyledi. Dağıtım iznim bitmişti. Asıl birliğim Şırnak Uludere’ye doğru yola çıktım. İstanbul Sabiha Gökçen’den uçağa bindim. Şırnak Şerafettin Elçi havaalanına iniş yaptım.
Şeytan diyordu ki kaç bin uçağa geri memlekete dön kaçak olarak dolaş. Sonrasında avukatımı arayıp durumu anlattım. Kendisi de kaçak durumuna düşersem mahkemelerle uğraşacağımı, hapis cezası alabileceğimi ve sonrasında tekrar askerlik yapmam gerektiğini söyleyince hem cezaevi hem de askerlik hiç bana göre değil deyip teşekkür edip telefonu kapattım. Ahaa bi baktım inzibat abiler geldi yanıma asker evraklarını ver diye bir ses. Artık kaçış yoktu. Mecburen teslim olmam gerekiyordu, beni KTM (Kabul Toplama Merkezi) diye toplanma merkezine götürdüler.
Ustalık başladı yani?
Başladı başlamasına da… Orada 1 saat falan kaldıktan sonra Sultan denilen zırhlı araçlarla Cizre KTM’ye gönderildim. Cizre KTM’de birkaç gün bekleyeceğimi sonrasında birliğime götüreceklerini söylediler. Kimseyi tanımıyorum herkes biz nereye geldik diye kara kara düşünüyor. Neyse birliğime gönderildim sağa bakıyorum dağ sola bakıyorum dağ 2 metre kar var adım atıyorsun karın içine gömülüyorsun.
Çok başka bir hayat başladı senin için.
Hiç bana göre bir yer değildi… Diyorum buradaki askerlere söyleyeyim eşcinsel olduğumu ama sonrasında vazgeçtim linç yemekten korktumç Eşcinsel olduğumu komutanlarıma bildirmem gerekiyordu ama nasıl söyleyeceğimi bilemiyordum, korkuyordum açıkçası nasıl bir tepki alacağımı bilmiyordum.
Ustalık sürecin başladı ama sen pes etmeden, “nasıl kurtulabilirim?” diye çabalarına devam ediyorsun. Bu arada kimlerle durumunu paylaşıyordun, yardım alabiliyor muydun?
Kuzenimi aradım, ona anlattım durumumu nasıl yapmalıyım sence diye destek almak istedim. O da nasıl yardımcı olacağını bilmiyordu. Benim durumumu yani eşcinsel olduğumu kuzenlerim biliyordu sadece başka kimse bilmiyordu o yüzden bir tek onlarla paylaşabiliyordum durumu. He bi de Ercan abiyle konuşuyorduk destek oluyordu bana sağ olsun. 1 hafta geçti psikolojim iyice bozuldu. Çatışmalı bölge olduğu için her gün taciz ateşi yiyorduk. Bu böyle olmayacak dedim. “İntihar etmem lazım ölmem lazım buradan kurtulmak için” dedim. Ama kendi canıma kıymaya korkuyordum.
Yani süreç bu kadar ciddi bir hal aldı.
Aldı elbette. Sonrasında beynimin içindeki şeytan bunu gerçekten yapma rol yap dedi. Askere gelmeden önce kullandığım anti depresanlarım vardı o ilaçlara komutan el koymuştu depoda valizimin içinde duruyordu. Komutanın yanına gittim iyi olmadığımı ilacımı içmem gerektiğini söyledim deponun anahtarını istedim. O da beklemem gerektiğini işinin olduğunu söyledi. Fakat bekleyemezdim bir an önce deponun anahtarını alıp hain planıma başlamalıydım. Ellerimi ayaklarımı titretmeye başladım kötü olduğumu görünce anahtarı verdi ama hemen ilacımı alıp geleceğimi onun yanında ilacı içeceğimi söyledi ben de tamam dedim. Artık deponun anahtarı bendeydi. Hızlıca depoya gittim G3’e şarjörü taktım kırma kolunu çektim bağladım mermiyi ağzına verdim göz ucuyla komutanın gelmesini bekliyordum. Çünkü hemen gel demişti gitmeyince o gelecekti. Bi baktım sallana sallana geliyor. Hemen silahı boğazıma dayadım ve kelime-i şahadet getirmeye başladım. O sıra beni öyle görünce silaha tekme atıp yere düşürdü. Beni kollarımdan tutup silkeledi ve bölük komutanının karşısına çıkarttı. Bölük komutanına intihar girişiminde bulunduğumu söyledi. Bölük komutanı da neden böyle yaptığımı ne sorunumun olduğunu sordu ve ben anlatmaya başladım. İyi olmadığımı buraya adapte olamadığımı aynı zamanda eşcinsel olduğumu söyledim.
Nasıl karşıladılar?
O da hastaneye sevk edeceğini muayene olmam gerektiğini söyledi. 1 hafta sonra beni hastaneye sevk ettiler. Doktor yoktu izine çıkmıştı. Komutan da böyle olmayacağını beni 7 gün izne göndereceğini söyledi. Sonra gene memleketime geldim. 7 gün iznim bitmesine yakın hastaneye gittim psikiyatriye çıktım. Doktor bana 30 gün hava değişimi vereceğini söyledi. Yani 1 ay daha memleketimdeydim. Bunun mutluluğuyla hastanenin önünde göbek attım. İnsanlar bu deli n’apıyor acaba diye bana bakıyordu. Sonra eve gittim komutana hava değişimi evrağımı gönderdim ve 30 günlük tatilim başlamış oldu. Hava değişimim bitince hastaneye gidip 1 hava değişimi daha aldım 30 günlük. Sonrasında internetten araştırdım arka arkaya 3 defa hava değişimi aldığım takdirde direk çürüğe düşüyormuşum, bilmiyordum. O hava değişimim de bitti. Hastaneye gittim artık son hava değişimimi birliğimden almam gerektiğini buradaki hastanede alamayacağımı söyledi. Mecburen birliğime Şırnağa gitmem gerekiyordu.
Uçak biletimi alıp Şırnak Uludere’ye gittim. Hastaneye sevk edildim. Hastaneye sevk edildiğim gün askerlik sistemi değişti 12 aylık süreç 6 aya düştü. Ve daha önce aldığım hava değişimleri de sıfırlandı. O yüzden bir hava değişimi daha aldığımda çürüğe düşmüyordum. Haliyle sinirlerim bozuldu ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Doktor hava değişimi verdi yine memlekete döndüm ama çürüğe düşmemiştim.
Az kaldı bitireyim gitsin diye düşündün mü hiç?
Yok, ben ne olursa olsun, bir gün de olsa, buradan kurtulmak istiyordum.
Sonra ne oldu?
Bir 30 gün daha memlekette kaldıktan sonra birliğime tekrar gönderildim. Komutanlara eşcinsel olduğumu pembe tezkere almam gerektiğini aksi takdirde intihar edip kendimi öldüreceğimi söyleyince beni yine hastaneye sevk edeceklerini söylediler. O sıralar yollara mayın döşendiği ve saldırılar olduğu için 1 ay kadar daha birliğimde kaldım. 1 ay sonrasında yol önlemi alındı ve kıta anket formum ile birlikte hastaneye gönderildim. Kıta anket formuma komutanların ne yazdığını bilmiyordum kapalı zarf içerisinde olduğu için açıp okumam da yasaktı. Eğer zarfı açarsam evrak geçersiz sayılacak ve doktor muayene etmeyecekti. Haliyle içim kıpır kıpır merak içerisinde hastaneye gittim.
Doktora kapalı zarf içerisinde yazılı olan evrağı verdim. Doktor zarfı açtı okudu ve bu hatalı yazılmış ben seni bununla heyete çıkartamam bu evrağı düzeltmeleri gerekiyor dedi komutan, bir bölüme askerliğe elverişsizdir yazıp diğer bölümlere farklı bir yerde askerlik yapabilir yazmış. Ya hepsine elverişsizdir yazması gerekiyormuş ya da hepsine farklı yerde askerlik yapabilir yazması gerekiyormuş. Komutan ile doktor telefonda konuştular ve ben odadan çıktım. Komutan beni aradı Şırnak KTM’de kalmam gerektiğini yeni evrağı bana göndereceklerini söyledi. 3 gün KTM’de kaldıktan sonra evrak bana ulaştı ve tekrardan hastaneye gittim.
Doktor zarfı açtı okudu ve tamamdır elverişsizdir yazıyor heyete çıkabilirsin dedi. Heyetin karşısına çıkmam için randevu almaya gittim, ertesi güne verdiler. KTM’ye geri döndüm sağa dönüyorum sola dönüyorum uyuyamıyorum heyecanlıyım heyet çürük verecek mi acaba diye. O gece sabahı zor ettim. Hastaneye götürdüler. Heyetin karşısına çıktım. O psikiyatri doktoru odadaydı ve onun dışında 5 doktor daha vardı. İçeri girdim elim ayağım zangır zangır titriyor. Bana anlatmamı söylediler bende 16 yaşında kimliğimi fark ettiğimi, eşcinsel olduğumu burada zorluklar yaşadığımı falan söyledim.
Sen bunları söylerken seni nasıl karşıladılar?
Onlar da bana seslerini yükseltip bekleyeceksin yapacak bir şey yok dedi. Sonrasında kendi doktorum kıta anket formunda komutanın yazdığı maddeleri okudu diğer doktorlara. Diğer doktorlar intihar girişiminde bulunmuşsun doğru mu diye sordu ben de evet dedim. Sonra ama siciline işleyecek iş bulamayacaksın herkes sana farklı gözle bakacak dediler. Bunları göz önünde bulundur dediler. Ben de sorun olmadığını söyledim. Yalan söylediklerini biliyordum pembe tezkere almayayım diye vazgeçirmeye çalışıyorlardı ama vazgeçmeyecektim. Çünkü sicilinizde sağlık problemi olarak yazıyor böylelikle iş bulma konusunda sıkıntı yaşamıyorsunuz. Heyet beni kapının önüne çıkarttı ve beklememi söylediler.
Kalbim atıyordu heyecandan. Bekledim bekledim bekledim. Ve içeriden beklenen ses geldi M. T. içeriye gelin diye. İçeriye girdim elime bir sürü imzalı kağıt verdiler bi baktım askerliğe elverişsizdir yazıyor, mutluluktan havalara uçuyorum. Hemen evdekileri aradım dedim ki bana çürük verdiler. Tabii evdekiler soruyor neden verdiler diye. Ben de 3 hava değişimi aldığım için çürüğe düştüm dedim, bilmiyorlar ki pembe tezkere aldığımı. hemen Ercan Jan Aktaş’ı aradım müjdeli haberi kendisine verdim.
Birliğimdeki komutanı aradım çürük aldığımı söyledim. Onlar da evrağı faksla yolla biletini al ve git dediler. Sonrasında biletimi aldım ve memleketime geri döndüm. Hemen askerlik şubesine gidip askerlik hükmü kalmamıştır yazımı aldım ve tekrardan emin olmak için sicilimde ne yazdığını sordum. Sağlık problemi olarak geçtiğini söylediler. Teşekkür edip askerlik bitiş işlemlerimi tamamladım.
Bunca şeyi yaşadın, inatla büyük bir mücadele verdin ve istediğini de elde ettin. Şimdi bütün bu yaşanmışlık ve deneyimlerden sonra böylesi bir sürece girecekler için neler söylemek istersin?
Pembe tezkere sürecine girecek arkadaşlara tavsiyem askerlik işlemleriniz başlamadan bu sürece girmeniz. Sonrasında çok zorlu oluyor. En başından buna karar verip tamamlasaydım hiç böyle şeylere gerek kalmayacaktı. Siz de askerlik muayenenizi vs olmadan yapın işlemlerinizi.
Kaynak: Demokrat Haber
