“Alman ordusunun üst düzeyde silahlanmasının Ukrayna’daki insanlara hiçbir yararı olamaz” denilen metinde, aralarında hükümet partileri SPD ve Yeşiller’den politikacılarının de yer aldığı 30 bin kişinin imzası var.
170 milyar avro. Bu rakam Almanya’nın gayrisafi yurt içi milli hasılasının yüzde 5’ine denk geliyor, ki tarihte görülmemiş bir oran. Daha düne kadar yüzde 2’ye itiraz eden SPD ve Yeşiller’in şimdi yüzde 5’e onay vermesi, gerçek yüzlerini ortaya koyuyor.
Berlin Barış Koordinasyonu tarafından organize edilen ve “Medyanın savaş çığırtkanlığına ve NATO saldırganlık politikasına son verin” çağrısının yapıldığı mitingde Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen de bir konuşma yaptı.
Alman Hükümeti, Ukrayna’nın silah taleplerini reddediyor. Sebep: Almanya prensip olarak, kriz bölgelerine savaş silahları göndermiyor. Ancak bu ilke şimdiye kadar defalarca göz ardı edildi.
Aralık başında görevi devreden, Hristiyan Birlik (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) oluşan koalisyon, son dokuz gününde yaklaşık 5 milyar euro değerinde askeri malzeme ihracatını onayladı.
İsmim Beran Mehmet İşçi. Türkiyeli, Kürt/Zaza asıllı bir vicdani retçi, yazar ve şairim. 2018 yılının Kasım ayında Türkiye’de vicdani reddimi açıkladım.
Temelde dünyadaki tüm ordulara kökten karşıyım, reddediyorum, tabii ki Alman silahlı kuvvetlerine de. Eğer dünyanın başka yerinde de yaşıyor olsaydım o orduları reddederdim.
Federal hükümetin silahlanma ve savunma harcamalarını artırma planları, Berlin’in yanı sıra Hamburg, Frankfurt, Köln, Stuttgart ve Würzburg kentlerinde düzenlenen gösterilerde de protesto edildi.
Suç duyurusunu yapan Almanya Özgürlük Hakları Cemiyeti (GFF) adlı dernek, FinFisher’i Türkiye’ye izinsiz yazılım satmakla suçladı ve “Alman şirketleri baskıcı bir rejime maşalık yapamaz” dedi.
Ağır silah üreticisi Krauss-Maffei Wegmann fabrikasının iki kapısı yaklaşık 50 aktivist tarafından tutuldu ve girişleri engellemeye çalışıyorlar.
