Avrupa Konseyi’nden Türkiye’ye : OHAL’e son verin
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, Türkiye’de devam eden OHAL’e ilişkin yayımladığı memorandumda, hükümeti OHAL’i sonlandırmaya çağırdı. KHK’ların “sınırı aştığını” belirten Muiznieks, KHK’larla hukukun üstünlüğü ve insan hakları temel ilkelerinden uzaklaşıldığını vurguladı
8 Ekim 2016
HABER MERKEZİ – Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, Türkiye’de devam eden OHAL’e ilişkin memorandum yayınladı ve hükümeti OHAL konusunda uyardı. Muiznieks, raporda OHAL’e son verilmesini ve hızla olağan sürece dönülmesini istedi. KHK’ların “sınırsız takdir yetkisi” verdiğini belirten Muiznieks, hükümetin sürekli referans gösterdiği Fransa’daki OHAL’in ise Türkiye’dekinden farklı olduğunu, Fransa’da OHAL’in hükümete kararnameler ile idare hakkı tanımadığını vurguladı.
‘KHK’lar kamu sektörüyle sınırlı kalmadı’
Hükümetin, OHAL’in sadece devlet kurumlarını hedef alanları etkileyeceğini, temel insan haklarını sınırlamayacağına dair sözlerini anımsatan Muiznieks, “Bu KHK’ların kapsamı ve uygulaması kamu sektörüyle sınırlı kalmadı. Yayınlanan kararnameler onların(kamu görevlileri) yanı sıra, sivil toplumu, belediyeleri, özel okulları, üniversiteleri, tıbbi kurumları, yasal profesyonelleri, medyayı, iş ve finans çevreleri ve şüphelilerin ailelerini de süpüren bir etki yaptı. Ayrıca, bu KHK’larla oluşturulan yöntemler idari ve ceza kanunu ile olağan dönemdekilerden önemli bir sapma gösteriyor” diye belirtti.
Sınır aşıldı
OHAL’le birlikte gelişen sınırsız takdir yetkisine de değinen Muiznieks’in raporunda şu ifadelere yer verildi : “Komisyoner, Temmuz’dan bu yana yayınlanan bir dizi KHK’larla sınırın aşıldığı, adeta idari ve yürütmeden sorumlu yetkililer için sınırsız takdir yetkisi veren güçler yarattığını, demokratik toplumlarda olağan olarak uygulanan hukukun üstünlüğü ve insan hakları temel ilkelerinden uzaklaşıldığını gözlemler. AİHS’nin garanti altına aldığı insan haklarına yönelik müdahalelerin büyük kısmı da doğrudan bu takdir yetkisinin kullanılmasındandır”.
Muiznieks, raporunda OHAL’in 90 gün daha uzatılmasına duyduğu üzüntüye de yer verdi. Raporda, 30 günlük gözaltı süresinin, tıbbi rapor alımında yapılan değişikliklerin, avukatlarla görüşme hakkının şiddetle kısıtlanmasının ve avukat ile müvekkil arasındaki ilişkinin gizliliği ilkesine getirilen kısıtlamaların işkence iddialarını arttırdığına da dikkat çekti.
“Basit bir idari veya yürütme kararıyla gazetelerin, televizyonların, derneklerin, özel şirketlerin kapatılmasına ve mal varlıklarının hazineye devrine acilen son verilmesi gerektiğini düşünür” denilen memorandumda, bu durumun geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar bırakabileceğine işaret edildi.
Kaynak: Gazete Karınca
**
İnsan Hakları İzleme Örgütü: Türkiye’de eleştirel haberciliğin sonuna gelindi – Gazete Karınca