UNICEF: Musul’da 100 bin çocuk tehdit altında
“Eski Musul ve çevresinde 100 bine yakın çocuğun çadır ve bodrumlarda tehlike altında olduğunu tahmin ediyoruz. Bu çocuklar üzerinde tehlike devam ediyor”
“Eski Musul ve çevresinde 100 bine yakın çocuğun çadır ve bodrumlarda tehlike altında olduğunu tahmin ediyoruz. Bu çocuklar üzerinde tehlike devam ediyor”
UNICEF’in raporunda, dünyada yarısından fazlası savaş ve çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmeye zorlanan “50 milyona yakın çocuk” olduğu ifade edildi.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Halep’in El Katerji mahallesinde büyük bir yıkıma neden olan 17 Ağustos’taki saldırıyı Rus uçaklarının gerçekleştirdiği yönündeki iddiaları yalanlamıştı.
UNICEF’in 2016 raporunda, zayıflara karşı şiddetin, örgütün kurulduğu 70 yıl öncesinden bu yana en yüksek seviyeye ulaştığı belirtildi.
“Son bir yılda 934 çocuk öldü, bin 356 çocuk ise yaralandı. Bunların yüzde 61’i hava saldırıları sonucu hayatını kaybetti ya da yaralandı”
FARC’ın 2015 yılında başlattığı tek taraflı ateşkes ve barış görüşmeleri, yerinden ettirilmiş, mayın patlamasında ölen ve yaralanan çocuk sayısında azalmaya neden oldu. Ancak barış görüşmelerindeki çabaya rağmen, 2013 ve 2015 yılları arasında her ay 6 binden fazla çocuk evlerinden ayrılmak zorunda kaldı.
UNICEF yetkilisi Pia Britta, kriz koşullarında yaşayan çocukların fiziksel tehlikelerin yanı sıra derin duygusal hasar riskiyle de karşı karşıya olduğunu söyledi.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Direktörü Anthony Lake, Suriye’de 5, Yemen’de ise 10 milyon çocuğun acil yardıma muhtaç olduğunun altını çizdi.
UNICEF Yemen temsilcisi Julien Harness yaptığı yazılı açıklamada, BM istatistiklerine göre geçen mart ayından bu yana 747 çocuğun öldüğü, bin 108’inin yaralandığı ve 724’ünün silahlı mücadeleye girmek zorunda bırakıldığı belirtildi.
UNICEF Genel Müdürü Lake, yetersiz beslenmenin dramatik bir hal almasının sebebinin, çatışmalar nedeniyle insani yardımların ülkeye ulaştırılamaması olduğunu ifade etti. Lake, en acil sürede ülkede siyasi bir çözüm bulunması gerektiğini belirtti.