Vicdani Ret Derneği olarak BirGün’lük Festival’de diğer birçok örgüt gibi masa açtık dün. “Masa açtık” dediğime bakmayın, festival alanında iki sahne arasında piknik masaları vardı örgütlere ayrılan. İletişimsizlik yüzünden biz alanda masa olmadığını düşündüğümüz için kendi açılır kapanır masamızı yüklendik, geldik. Açtık masamızı ve vicdani ret açıklamalarının yapıldığı etkinlikler dışında da toplumla kucaklaşalım dedik. Kendi masamızı yüklendiğimiz de çok iyi olmuş. Masaya ne koysak alıyordu.
Ben önce yaşama sevincimi koydum masaya. Dernek eşbaşkanımız Merve, uluslararası sempozyum çağrımızı koydu. Bu sempozyum için arkadaşımız Gürşat’ın hazırladığı görseli koydum masaya. Masa da masaymış her şeyi alıyordu.
Güneş gözlüğünden gözlerini göremediğim bir adam, “‘Daha kaç genç ölecek’ tamam, ‘hiçbirinin çocuğu ölmedi’ tamam ama ‘vatan sağ olmasın’ tamam değil” itirazını koydu masaya, masa onu da cevabını da aldı.
Birçok insan geldi gülümsemesini koydu masaya. Kadın erkek savaş karşıtı birçok insan geldi dayanışmasını koydu. Sorularını koydu. Dostlarımız geldi, kucaklaşmalarını koydu masaya. BirGün bir gazetenin genel yayın yönetmeni geldi, iyi dileklerini koydu. Anneler de geldi, çocuklarına laf anlatamazlığını koydu masaya. Şarkıları koydu birçok sanatçı, grup masaya. Havada dolaşan güzel ezgiler geldi, masamıza kondu. Umudumuzu koyduk masaya, masa onu da aldı. Biri de geldi mesela, askerlik anılarını koymaya çalıştı masaya, masa onu almadı.
Havanın kararmasına yakın festival organizasyon şirketinin yetkilisi geldi, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın saçmalamasını koydu masaya. Çaresizliğini koydu. Bakanlık “şehit haberlerinin birbiri ardına geldiği” bu zamanlarda masamızı yasadışı bulmuştu. Müfettiş gelmiş, masamıza iktidarını koymaya çalışmış. Masa alır mı bunu? Almadı tabi.
BirGün bir gazetenin yönetmeni geldi, Vicdani Ret Derneği’nin standının diğer standlar gibi kalacağını söyledi, onu da masaya koyduk. Ama kötü kalpli çirkin hareketli adam durur mu, elektriği kesme tehdidini koymaya çalıştı masaya ve birçok tehdidi daha. Masa almadı tehditleri.
“Yazın bunları” diye bir ses duyduk, onu da masaya koyduk. Sonra aldık masamızı yanımıza, çıktık festival alanından, 2 saatlik bir otobüs yolculuğu koyduk masaya.
Masa da masaymış ha
‘Bana mısın’ demedi bu kadar yüke
Bir iki sallandı durdu
Biz ha babam koyuyorduk.
Şişli Merkez Mahallesi Forumunun 29 Ağustos Cumartesi günü, Sıracevizler Parkı’nda düzenlediği Barış Panayırı’nda da masamızı açtık…
