Beşir Tapu (Gewr)

Gazete Duvar’a yaptığı açıklamayla vicdani reddini açıkladı.

1991 yılında Siirt’e bağlı Herekol Dağı’nda göçebe (Koçer) bir ailede dünyaya geldim. 7-8 yaşıma kadar göçebe hayatı yaşadım. Daha 4 yaşındayken bazı askeri operasyonlar sırasında askerlerin, çadırlarımızı yakmasına, hayvanlarımızı öldürmesine ve büyüklerimizin çırılçıplak soyularak işkence edilmesine şahitlik ettim.

Siirt’in bir kenar mahallesinde yerleştikten sonra okula başladım. 2012-2014 yıllarında Mersin Üniversitesi’nde Yaşlı Bakımı Bölümü’nü bitirdim. DGS ile Lefke Avrupa Üniversitesi’ne Beslenme ve Diyetetik Bölümü’ne tam burslu olarak yerleştim, ama Lefke Avrupa Üniversitesi’nde okurken Roboski Katliamı anması kapsamında bir tiyatro oyununda oynadığım için tam burs hakkım elimden alınarak tam ücretliye dönüştürüldü. Bir yandan çeşitli işlerde -cafe, bar, inşaat- çalışarak bir yandan da borç alarak okul ücretini ödedim ve üniversiteyi bitirdim. Benim durumumda olan binlerce üniversite mezunu genel işsizlik sorunu ve KPSS alımlarının yetersizliğinden kaynaklı iş bulamıyor ve çeşitli işlerde çalışmak zorunda bırakılıyor. Hemen hemen her yıl üniversite mezunları KPSS sınavından geçemediği ve iş bulamadığı için intihar ediyor.

Devlet insanlığa karşı suç işliyor. Devlet aygıtı, ulusların hak, hukuk ve özgürlüklerini korumak yerine maalesef iktidarların kendi menfaatlerini koruma işlevi görüyor. İktidarlar varlığını korumak için halklara, doğaya ve insanlığa karşı suç işliyor. Militarizmi besleyen egemen güçlerin savaş politikalarına dur demek ve insanın, doğanın korunması için ‘Vicdani ret’ hakkımı kullanıyorum. Savaş, bireylerde ve toplumda yıllarca devam eden travmalara yol açmakta, toplumları göçe zorlamaktadır. Yürütülen bu kirli savaşın bir parçası olmak istemiyorum. Bu savaş benim savaşım değil. Doğa, hayvan ve insan haklarını korumak için savaş sadece bir bahanedir. Savaşın olmadığı bir dünya mümkündür.

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org