Türkiye: Şiddet Döngüsünü Durdurun

Uluslararası Savaş Karşıtları (WRI) Türkiye’de artmakta olan şiddet sarmalına karşı Avrupalı politikacılara çağrıda bulunan bir imza kampanyası başlattı. Dilekçeye bu linkten ulaşabilirsiniz.

“Avrupalı siyasetçiler Türkiye’deki, özellikle ülkenin doğusunda devlet ile PKK arasındaki savaştan etkilenen bölgelerdeki, şiddeti ve insan hakları ihlallerini görmezden gelmeye son vermeliler.”

Uluslararası Savaş Karşıtları (WRI), Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’ye hitaben, Avrupa Birliğini Türkiye’de artmakta olan şiddet durumuna karşı harekete çağırma amaçlı online bir dilekçe hazırladı. Dilekçeye bu linkten ulaşabilirsiniz.

Dilekçe
Sayın Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini,

Avrupalı siyasetçiler Türkiye’de, özellikle ülkenin doğusunda devlet ile PKK arasındaki savaştan etkilenen bölgelerdeki şiddet ve hak ihlallerini görmezden gelmeye son vermeliler. Sizden talebimiz:

* Çatışma halinde olan taraflara, özellikle Türk hükümeti ve PKK’ya acilen ateşkes ve barış görüşmelerine yeniden başlama çağrısında bulunmanız.

* Türk hükümetine, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası insan hakları anlaşmaları çevresinde hareket etme, her şeyden önce de sivil halkı çatışmalara dahil etmekten kaçınma çağrısında bulunmanız.

* Bölgeye yapılan bütün silah ticaretini durdurmanız.

* Bütün Türkiye vatandaşlarının ve Türkiye’de bulunan mültecilerin insan haklarının korunması için ve barış sürecinin yeniden başlaması için var olan bütün kanalları kullanmanız.

* Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı’nı (AGİT) surece dahil etmeniz ve Türkiye’ye gözlemci heyeti göndermeniz.

Arkaplan
Türk hükümeti ile silahlı Kürt gruplar arasındaki çatışma Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Temmuz 2015’te barış sürecini durdurmasıyla birlikte Ağustos ayında yeniden başladı. Barış süreciyle elde edilmiş olan sonuçlar yok olduğu gibi, bu durumun mağdurları da siviller oldu. Türk ordusu devam ettirdigi operasyonlarda tanklar ve ağır silahlar kullanırken sivil halkın güvenliğini gözetmemektedir. Şehirlerin bazı bölgeleri bombardımana maruz tutulurken yüzlerce can kaybina sebep olunmuştur. Kürt nüfusun yoğun oldugu bölgelerde haftalarca devam eden sokağa çıkma yasakları ise yine sayısız hak ihlalleriyle sonuçlanmıstır. Türkiye ayrıca Suriye’deki Kürt bölgeleri de bombalamaya devam etmektedir. Şiddetin engellenmemesi halinde bu durum ilerleyen haftalarda daha da kötüleşecektir.

Bütün bunlar yaşanırken Avrupa’lı hükümetler, Türkiye hükümeti Suriyeli mültecilerin Avrupa’ya gelmesine engel olur umuduyla devam eden hak ihlallerine göz yummaktadır. Avrupalı devletlerin, NATO üyesi olan ve Suriye ve Irak’ta IŞİD’e karşı yürütülen savaşta önemli rol oynayan Türkiye’yi kendilerinden uzaklaştırmak istemedikleri anlaşılmaktadır. Fakat Avrupalı ülkeler bu politikalarıyla yeni bir mülteci krizi ile karşı karşıya kalma riskindedirler.

Şubat 2016’da Diyarbakır’ı ziyaret eden Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri de “Türkiye’nin güneydoğusunda yaklaşık 400.000 insan savaş ve -bazı yerlerde 2 aydan fazla süren- sokağa çıkma yasakları sebebiyle evlerini terk etmek zorunda kaldı.” demiş; Avrupa Birliği’nden acil olarak ateşkes çağrısında bulunmalarını ve Türkiye-Kürt barış sürecinin yeniden başlamasını talep etmiştir.

WRI

Çeviri: VR

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org