‘BEDELLİ ÇÖZÜM DEĞİL’
Zorunlu askerlik sorununa “Vicdani ret hakkını tanıyacağız” diyerek seçim beyannemesinde somut çözüm öneren tek parti HDP. Vicdani Ret Derneği Eş Başkanı Gökhan Soysal, HDP’nin seçim beyannamesinde vicdani ret hakkına yer vermesini “umutlandıran bir gelişme” olarak nitelendirdi.
26.04.2015 / 13:52
1 milyona yakın “askerlik yükümlüsü” gencin sorunları hükümet tarafından sürekli çıkartılan ve parası olan yurttaşa vuran “bedelli askerlik” ile geçiştirmeye çalışılırken, Türkiye’de gençlerin büyük çoğunluğunun temel sorunu olan duruma seçimler öncesi seçim beyannamelerini açıklayan partiler arasında HDP yer verdi. Dicle Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, seçim bildirgesinde gençliğe özel yer ayıran HDP, vicdani ret hakkını tanıyacağını açıkladı ve militarizme karşı çıkan gençlerin en temel haklarına da bu yolla kavuşmalarını sağlayacaklarını vurguladı. Gençlerin istedikleri zaman dilimi içerisinde askerlik yerine kamu hizmeti yapabilmeleri için gerekli düzenlemeleri de hayata geçireceğini açıklayan HDP’nin seçim bildirgesindeki vicdani ret hakkı bölümünü Vicdani Ret Derneği Eş Başkanı Gökhan Soysal ve HDP’nin vicdani retçi milletvekili adayı Halil Savda değerlendirdi.
Vicdani Ret Derneği Eş Başkanı Gökhan Soysal, yüzde 10 barajını geçeceğini düşündüğü siyasi partilerden biri olan HDP’nin seçim bildirgesinde vicdani redde yer vermesinin gelecek açısından umutlandıran bir gelişme olduğunu söyledi. Soysal, Haziran’da yapılacak seçimler yaklaştıkça artan milliyetçi ve militarist söyleme karşı HDP’nin vicdani redde seçim bildirgesinde yer vermesinin daha da anlamlı bir hale geldiğini ifade etti. HDP’nin seçim bildirgesinde zorunlu askerlik yerine kişilerin kamu hizmeti yapabileceğini de eklediğini belirten Soysal, söz konusu kamu hizmetinin de zorunlu olmaması gerektiğini ve gönüllülük esasına dayanması gerektiğinin de altını çizdi.
‘DİĞER PARTİLER DE ÖRNEK ALMALI’
Vicdani reddin, sadece zorunlu askerliğin reddi olmadığını da ekleyen Sosyal, “Bu yüzden seçim bildirgesinin sadece vicdani ret bölümü değil genelini çok anlamlı buluyorum. Kadının, LGBTİ’lerin, erkek egemen toplumun militarist baskısından kurtulmasına bildirgede yer verilmesi, diğer siyasi partilerin de örnek alması gereken bir durum” diye konuştu.
‘BEDELLİ ÇÖZÜM DEĞİL’
HDP’nin İstanbul 3’üncü bölge milletvekili adayı olan aynı zamanda vicdani retçi olan Halil Savda da bu güne kadar vicdani ret hakkının bir çok siyasi parti tarafından reddedildiğini fakat HDP’nin seçim beyannamesinde bu hakkı tanıyacağını belirtmesinin önemli bir gelişme olduğunu söyledi. Savda, “Vicdani ret hakkını niye saymıyorlar niye tanımıyorlar? Çünkü Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana maalesef bir askeri rejim söz konusu. Zaman zaman sivil hükümetler iş başına gelip Türkiye’yi idare ettiklerini iddia etseler de asıl Türkiye’nin siyasi, kültürel dokusunu askerler oluşturdular ve bugün sistemin ve rejimin partileri olanlar içinde CHP, MHP, AKP ve ondan önceki partiler dahil, bu askeri rejimlerden rahatsız olmadılar aksine istikrarlarını sürdürmenin yedeği olarak gördüler” dedi. Zorunlu askerlik ciddi bir problem olduğunu, hükümetin zaman zaman bu probleme bedelli askerlik formülüyle çözüm bulmaya çalıştığını belirten Savda, ancak zorunlu askerliğin çözümünün tek başına bedelli askerlik olmadığını söyledi ve ekledi: “Bunun esası vicdani ret hakkının tanınması ve zorunlu askerlik kurumunun tümüyle kaldırılmasıdır. Bu gün çağdaş demokratik bütün Avrupa ülkelerinde zorunlu askerlik kurumu diye bir kurum yok. Türkiye’de bu zorunlu askerlik kurumu kaldırılmazsa bu 1 milyon insan mağdur olmaya devam edecek” dedi.
‘GENÇLER HDP ÇATISI ALTINDA TOPLANMALI’
Asker kaçağı durumunda olan yada bir şekilde firar etmiş gençlere, HDP’nin böyle bir çözümle gelmesi ve problemlerinin çözümü için bir şans olduğunu dile getiren Savda, “Bu sadece asker kaçağı olan gençlerin sorunu değil, askerlik çağına gelmiş tüm gençlerin sorunudur. HDP bu soruna karşı önemli bir öneride bulundu, çağrıda bulundu. Bu sorunları çözebilecek tek parti HDP’dir. Tüm vicdani retçileri, asker kaçağı olan gençleri, askerlik yaşı gelmiş olanları HDP’nin çatısı altında toplanmaya çağırıyorum. Bunu Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle, Lazıyla, Alevisiyle ve Müslümanıyla hepimizin temel meselesi olan zorunlu askerlik meselesinin halledilmesi açısında önemli bir öneri olarak ifade etmek istiyorum” diye konuştu ve gençlere HDP’ye destek çağrısı yaptı.
http://www.adilmedya.com/bedelli-cozum-degil-h46976.haber
**
Vicdani Ret Derneği Eşbaşkanı Gökhan Soysal’ın DİHA’ya yaptığı açıklamanın tam metni:
“Yüzde 10 barajını geçeceğini düşündüğüm siyasi partilerden biri olan HDP’nin seçim bildirgesinde vicdani redde yer vermesi beni gelecek için umutlandıran gelişmelerden biri. Özellikle Haziran seçimleri yaklaştıkça artan milliyetçi ve militarist söyleme karşı vicdani redde seçim bildirgesinde yer verilmesi daha anlamı bir hale gelmektedir. HDP zorunlu askerlik yerine kişilerin kamu hizmeti yapabileceğini de eklemiştir. Bana göre sözkonusu kamu hizmeti de zorunlu olmamalı, gönüllülük esasına dayanmalıdır.
Vicdani ret derneğimize göre vicdani ret, sadece zorunlu askerliğin reddi değildir. Bu yüzden seçim bildirgesinin sadece vicdani ret bölümü değil, genelini çok anlamlı buluyorum. Kadının, lgbti’lerin erkek egemen toplumun militarist baskısından kurtulmasına bildirgede yer verilmesi, diğer siyasi partilerin de örnek alması gereken bir durum.
Anayasada ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 11. maddesinin “c” bendinde “Yükümlü olduğu askerlik hizmetini yapmamış olanların” milletvekili seçilemeyeceği ifade ediliyor. Bu açıkça din ve vicdan özgürlüğü kısıtlanan birinin seçilme hakkının da elinden alınmasıdır. Bu konuda tepki göstermek için derneğimiz de aday adaylık sürecinde Ercan Aktaş için “Askerlik Durum Belgesi” adıyla bir belge hazırladı ve Ercan Aktaş bu belgeye aday adaylık başvurusunda yer verdi.
Vicdani ret mücadelesinin içinde yer alan bir kişinin adını duymama imkânı olmadığı Halil Savda’nın İstanbul 3. bölge son sıradan da olsa aday gösterilmesi de beni sevindiren gelişmelerden biri. Ancak benim beklentim ise anayasa ve yasalarda seçilme hakkı elinden alınan bir vicdani retçinin aday gösterilmesi ve sonrasında YSK’nin çok büyük ihtimal bu kişinin adaylığını reddetmesiyle devlet tarafından gasp edilen vicdani retçilerin politik haklarını görünür kılınan bir politikanın güdüleceğiydi. Bunun için HDP’den aday adayı olan derneğimizin kurucu üyelerinden olan ve şu anda yönetim kurulu üyesi de olan Ercan Jan Aktaş’ın sembolik bir sıradan aday gösterilmesini bekliyordum. Ancak Ercan, aday adaylığından adaylığa geçemedi. Ercan Aktaş’ın aday gösterilmemesiyle bu konuda büyük hayal kırıklığı yaşadım.
HDP’nin de gayet iyi bildiği gibi militarist sisteme karşı mücadele sadece mecliste değil meclis dışında da gerçekleştirilebilir. Ve bana göre toplumun ilgisini çeken meclis dışı muhalefet çok daha önemlidir. HDP’nin anayasal bu gaspı gözler önüne serecek bir tutum içinde olmaması, seçim bildirgesinde vicdani redde yer vermesine rağmen hayal kırıklığı yaratmıştır.