İslam ve Militarizm – M. LÜTFÜ ÖZDEMİR

Bu çalışmayı hazırlamamda ki amaç, İslam’ın Kapitalizme ve Militarizme karşı eleştirilerini Anti-Kapitalist ve Anti-Militarist Müslüman bakış açısı ile size ulaştırmaktır. (Kitabı PDF olarak okuyabilirsiniz)

ÖNSÖZ  (kitabın tamamına buradan erişebilirsiniz)

Ben bir yaşam hakkı savunucusuyum. İnsan, hayvan ve doğada ne varsa yaşamalı, yaşatmalıyız diyorum. Bütün bir canlı hayatın oluşu bizim elimizde olmadığından yok oluşu da ‘insan aklı / eliyle / makinelerle’ olmamalıdır, görüşünü savunuyorum. Şirk dünyasında var olan yasalar, kanunlar, kararlar, kurallar, itaat kültürü, hiyerarşik düzen, yalanlar, teknoloji, sanayi, cinsiyetçilik, mülkiyetçilik bizi özümüzden koparan, özümüzden koparması yetmezmiş gibi doğal yasalara karşı bizi canavarlaştıran korkunç bir amaçsızlıktır. Aşağıda okuyacağınız birçok kavramı ‘şirk dünyası’nın algıladığı ve konuştuğu şekilde değil tevhidi bir bakış açısıyla sizlere anlatmaya çalışıyorum.

 

İslam nedir? İslam’ın özgürlük anlayışı nasıldır? Müslüman kime denir? İslam kapitalizmi mi ön görmektedir? Kapitalizm nedir? İslam’ın militarizme bakış açısı nedir? Militarizm nedir? Abdestli Militarizm nedir? Anti-Milatirizm nedir? İslam’da öz yönetim ve öz savunma nedir? Müslüman Allah yolunda nasıl cihad eder? Cihad nedir? Harp nedir? Şehid kime denir? İslam’da vicdani ret var mıdır? Allah ne ile savaşmamıza izin veriyor? Bu ve benzeri birçok soruya üzerinde titizlikle düşünerek cevaplar aradığım bu çalışmayı hazırlamamda ki amaç, İslam’ın Kapitalizme ve Militarizme karşı eleştirilerini Anti-Kapitalist ve Anti-Militarist Müslüman bakış açısı ile size ulaştırmaktır.

 

İslam ve vicdani ret konusu şimdiye değin çok az yan yana gelebilmiştir. Gelmiyor çünkü öyle bir biat kültürü oluşturulmuş ki, kapitalizmi koruyan militarizm adeta göklere çıkarılmakta ve İslam buna alet edilmektedir. Bazı kişilerin, kurumların, mahkemelerin, genelde egemenlerin ‘İslam’da vicdani ret yoktur’ iddialarına, kararlarına ve düşüncelerine bu çalışmayla cevap veriyorum ve tüm bu iddialarının çürütülmesini amaçlıyorum.

 

Özellikle içinde yaşadığımız şirk düzeninde İslam’ı hakkı ile kavramak çok zordur. Çünkü her türlü baskı, hakikat örtücü çalışma, ruhban sınıfının çalışmaları, otoritelerin argümanları zihnimize duvarlar örmeye devam ediyor. Gerçeklere ulaşmayalım diye, hakikati görmeyelim diye ve zalimlere isyan etmeyelim diye önümüze hep engeller çıkardılar. Müslüman olmadan önce anti-komünist olmayı öğrenen biri olarak tüm bu zorlukları nasıl aştığımı hayatımı ve ‘total ret’ mücadelemi sizlerle paylaşıyorum.

 

Bu çalışmam da itaat kültürünü geride bırakıp isyan kültürünü içselleştirip yaşadığım günlere nasıl geldim anlatıyorum. Polis ve Asker olmayı istediğim zamanlardan günümüze nasıl bir zihin devrimi yaşadığımı, İmam Hatip ve cemaat kültüründen İslam ve Anarşizmi yan yana soluduğum kültüre nasıl evrildiğimi, ‘Egemen İslam’ anlayışından, Allah’ın İslam’ı ile nasıl tanıştığımı göreceksiniz. Geldiğim noktada, -Allah, Ekmek, Özgürlük- demek Anarşizme, -İsyan, Devrim ve Anarşi- demek İslam’a uygundur görüşünü savunuyorum. Bu bağlamda Türkiye özelinde yaşayan insanların bu değişime şahitlik etmeleri önemlidir.

 

Bu çalışmada İslam’a, özgürlüğe, mülkiyete bakış açımı bulacaksınız.. Daha sonra İslam ve Vicdani Ret meselesinin detaylarını sizlere aktarmaya çalıştım.  Özellikle İslam’ı nasıl anladığımın üzerinde titizlikle durdum. İslam, ezilenler etrafında gürültü koparmaz; onlarla doğrudan dayanışmayı esas alır. Savaşları üreten akılların ne Allah ile ne de onun yolu İslam ile alakası vardır. Ezen sınıfa karşı ezilenlerle birlikte mücadele etmek; Allah yolunda mücadele vermenin diğer adıdır. Mücadelemizin adı bilgiyi, serveti ve iktidarı tekelleştirenlere karşı isyandır. Mücadelemizin adı yar yanağından gayrı her şeyin paylaşıldığı bir dünya düzeni kurmanın adıdır.

 

Muhammed Peygamber’in direnişlerini anlattığım ayrı bir bölümün de içerisinde olduğu bu çalışmada Kur’an’ı Kerim’deki cihad, nefir, kıtal ve harp kavramlarına açıklık getirdim. Bu kavramlar dışında önemli bulduğum diğer kavramları da izah etmeye, kaynaklarıyla birlikte aktarmaya çalıştım. Peygamberin direnişlerini yazarken ‘savaş’ kelimesinden özellikle kaçındım. Çünkü bu kelime dâhil Peygamberin direnişlerine savaş, kendisine komutan, yoldaşlarına ordu diyen egemen dili reddediyorum. Bunu ilgili bölümü okudukça görebilirsiniz. Hayatımı anlattığım ‘Yeşil Kuşak Projesi’nden Hakikate’ bölümünde hayatımı ve total ret mücadelemi bulabilirsiniz. Son olarak ‘mücadeleye devam’ adlı bölüm, bütün bir kitabı özetlemektedir adeta.

 

Gayret bizden tevfik Allah’tan..

 

Mehmet Lütfü Özdemir

Yeryüzü

 

2014

 

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org