Erdal Ergüler

2012 14 Eylül-Erdal Ergüler (www.erdalerguler.com adlı siteden tüm kamuoyuna vicdani reddini açıkladı)   Basına Ve Kamuoyuna 06.10. 2012 Bu belge ile askerlik hizmetini yapmayı reddettiğimi ilan ediyorum. İnsanlar doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Devletlerin varlık sebebi bu zaman diliminde mevcut iyi koşulları ( el sürülmemiş doğa koşulları) daha da iyiye götürmektir. Bu mevcut koşulların hakimiyetini eline alıp;

2012 14 Eylül-Erdal Ergüler (www.erdalerguler.com adlı siteden tüm kamuoyuna vicdani reddini açıkladı)

 

Basına Ve Kamuoyuna 06.10. 2012

Bu belge ile askerlik hizmetini yapmayı reddettiğimi ilan ediyorum.

İnsanlar doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Devletlerin varlık sebebi bu zaman diliminde mevcut iyi koşulları ( el sürülmemiş doğa koşulları) daha da iyiye götürmektir. Bu mevcut koşulların hakimiyetini eline alıp; açlıktan kemikleri çıkmış çocuklar ve bunun eseri olarak son derece zengin insanlar yaratmak değildir, birilerinden alıp başka birilerine aktarıp toplum arasında uçurumlar yaratmak değildir, tam aksine eşit gelir dağılımı, insanların insan gibi, onurlarıyla yaşadığı bir dünya yaratmaktır.

Vergilerle, ulaşım ücretleriyle, sağlık hizmetleri ücretleriyle, elektrik ücretleriyle, su ücretleriyle, sigorta ücretleriyle, barınma ücretleriyle, eğitim sektörü ücretleriyle, her biri temel ve ücretsiz hak olan, fakat günümüz konjoktüründe devletleri dükkanlaştıran, ticarileştiren yani devlet olmaktan çıkarıp halkı müşteri gözüyle görme noktasına taşıyan duruşuyla; devletler varlık koşullarının anlam ve amacını yitiştirmiştir.

Demokratik halk oylamaları, seçimler halkın yeni yaratacağı zengini seçme kampanyaları değildir. Devletler ve onların başbakanları halka kaç çocuk yapacakları, ne içecekleri, ne giyecekleri yönünde yaptırım uygulayamazlar, aksine içeceklerini, giyeceklerini ve doğacak çocuklarının nasıl daha rahat yaşayacağının koşullarını yaratmakla mükelleftirler. İnsanlar dil, din, ırk olarak ayrılmazlar. Bu nedenle ulusların varlık koşulları diğer halklarla nasıl daha fazla kardeşce yaşanacağının yolunu çizmektir, nasıl daha fazla toprak sahibi olurum, nereye saldırırımın planlarını yapmak, onları birbirine düşman etmek değildir.

Zamanında SSCB’nin dünya halklarından yana kardeşce çizdiği yoldan korkan ABD’nin kurduğu NATO, dünya halklarına kan kusturmuş, kusturmaya da devam etmektedir. Bugün askerlerimiz, vatandaşlarımız NATO’nun toprak kapma kavgasında ABD emperyalizmine yem edilmektedir. Günümüz itibariyle “ulusal sınırlar” patronların çıkar savaşlarını ifade etme noktasına getirilmiştir.

Her şey bu kadar anlamını yitirmişken askerlik görevinin bir vatandaşlık görevi olduğunu düşünmek tarihsel bilgisizlikten, cahillikten, analiz eksikliğinden bir adım öteye gidemez.

Patronlara hizmet etmeyi vicdanen reddediyorum, onların çıkar savaşlarında ölmeyi, öldürmeyi reddediyorum. Bana ait bir bedene, akıla başkalarının el koyma ve yönetme basiretsizliğini reddediyorum.

Dünya halklarının arasına fitne, fesat, rant savaşımları sıkıştırmayı ve bunlar için yapılan ahlaksız, insanlık dışı savaşımları reddediyorum.

Herkes bebek doğar ve insanca, onuruyla yaşamalıdır. Yaşama hakkımının gasp edilmesini reddediyorum.

Masum tüm canlıların ( diğer türlerin, hayvanların) yaşam koşullarını iyileştirmek yerine yaşama haklarını ellerinden almayı reddediyorum.

Barışa olan özlemle..

Erdal ERGÜLER
www.erdalerguler.com

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org