Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi: ‘Vicdani Ret Yasa Tasarısı’ fiili olarak kadük olmuştur

Ülkedeki hükümet değişikliğinin ardından halk arasında “Vicdani Ret Yasa Tasarısı” olarak bilinen Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın kadük olup olmayacağı merak edilmeye başlandı. “Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi” aktivisti Murat Kanatlı, bu taslağın yasalaşmaması nedeniyle de birçok vicdani retçinin yine cezaevine girmek zorunda kalacağını söyledi.

Vicdani Ret Yasası rafa kaldırılabilir!

Bir önceki hükümet programında yer alan vicdani ret konusu, yeni hükümet programında yok. Vicdani reddin önünü açmak için hazırlanan yasa tasarısının kadük olup olmayacağı merak konusu

* KIBRIS 16 Haziran 2019 Pazar 11:53 KADÜK OLUP OLMAYACAĞI MERAK EDİLİYOR… Ülkedeki hükümet değişikliğinin ardından, halk arasında “Vicdani Ret Yasa Tasarısı” olarak da bilinen Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın kadük olup olmayacağı merak ediliyor. Hükümetin büyük ortağı UBP’nin söz konusu yasa tasarısına en başından karşı olduğu bilinirken, hükümetin diğer ortağı HP de vicdani reddin önünü açacak yasa tasarısı için çalışmalar yapmıştı

* UBP’NİN TAVRI DEĞİŞMEDİ… Askerlik Değişiklik Yasa Tasarısı’nın ele alındığı Cumhuriyet Meclisi Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi Başkanı UBP milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, vicdani ret konusuyla ilgili UBP’nin duruşunda bir değişiklik olmadığını açıkladı. Hasipoğlu, ancak söz konusu yasa tasarısının henüz gündeme alınıp alınmayacağı ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı olmadığını belirtti

* “BİRÇOK VİCDANİ RETÇİ YİNE CEZAEVİNE GİRECEK”… “Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi” aktivisti Murat Kanatlı, Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın fiili olarak kadük olduğunu söyledi ve bu taslağın yasalaşmaması nedeniyle de birçok vicdani retçinin yine cezaevine girmek zorunda kalacağını söyledi. Kanatlı, benzer bir nedenle kendisinin de AİHM’e başvurduğunu hatırlatarak, buradaki davasının karar aşamasında olduğunu kaydetti

Ceren ÖZBİL
Ülkedeki hükümet değişikliğinin ardından halk arasında “Vicdani Ret Yasa Tasarısı” olarak bilinen Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın kadük olup olmayacağı merak edilmeye başlandı. Ayrıca yeni hükümet programında vicdani retle ilgili herhangi bir maddenin yer almaması dikkat çekti.

Yeni kurulan hükümetin büyük ortağı olan Ulusal Birlik Partisi (UBP), söz konusu yasa tasarına, gündeme geldiği ilk günden karşı çıkmış ve “vicdani ret”e olumlu oy kullanmayacağını açıklamıştı.

Dörtlü koalisyonda olduğu gibi yeni hükümetin de ortağı olan Halkın Partisi (HP), bir önceki hükümette vicdani retle ilgili çalışmalar yapmış ve vicdani ret konusuna hükümet programında da yer verilmişti.

Konuyla ilgili KIBRIS Gazetesi’ne konuşan Meclis Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi Başkanı UBP milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, bu yasa tasarısının gündemlerinde olup olmadığı, “Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi” aktivisti Murat Kanatlı da bu yasa tasarısının önemi hakkında bilgi verdi.

Hasipoğlu, komite gündemindeki yasa tasarılarından hangilerinin kadük olup olmayacağının henüz bakanlar kurulu tarafından belirlenmediğini söyledi. Kanatlı ise bu yasa tasarısının yasalaşmaması durumunda birçok vicdani retçinin daha cezaevine gireceğini kaydetti.

Hasipoğlu: Henüz değerlendirilmedi

Meclis Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, vicdani ret konusuyla ilgili UBP’nin duruşunda bir değişiklik olmadığını açıkladı.

Ancak söz konusu yasa tasarısının henüz gündeme alınıp alınmayacağının belli olmadığını kaydeden Hasipoğlu, “Bakanlar kurulu, komite gündemindeki yasa tasarılarından hangisinin önümüzdeki dönem görüşülüp görüşülmeyeceğini değerlendirip bize bilgi verecek. Henüz bir değerlendirme yapılmadı” dedi.

Kanatlı: Birçok vicdani retçi, yine cezaevine gönderilecek

“Kıbrıs’ta Vicdani Ret İnisiyatifi” aktivisti Murat Kanatlı, Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın fiili olarak kadük olduğunu söyledi ve bu taslağın yasalaşmaması nedeniyle de birçok vicdani retçinin, yine cezaevine girmek zorunda kalacağını söyledi.

Yehova şahidi ve zorunlu askerliğini yapmamış iki kişinin her an tutuklanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğundan söz eden Kanatlı, diğer bir vicdani retçi Erman Dolmacı ile ilgili yargı sürecinin devam ettiğini ifade etti. Kanatlı şöyle konuştu:

“Vicdani retçilerin cezaevine gönderilmesinin sorumlusu Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay olacak. Bu yasa tasarısı hazırlanırken, emekli generallerden ve albaylardan görüş alınmıştı ve onlar da yasayı mevcut şekli ile uygun bulmuştu. Ancak Kudret Özersay bu taslağı Başbakanlığa çekti. Son halini hazırlayacaktı ve madde madde görüşülecekti. Ancak son hali bir türlü olmadı. Onca insanın emeği boşa gitti. Yine vicdani retçiler cezaevine girecek ve bunun sorumlusu Kudret Özersay ile HP olacak”.

“Türkiye onlar yüzden mahkum olabilir”

Kanatlı, benzer bir nedenle kendisinin de AİHM’e başvurduğunu hatırlatarak, buradaki davasının karar aşamasında olduğunu belirtti.

Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı da yasalaşmadığı sürece bu davanın düşmeyeceğini kaydeden Kanatlı, burada Türkiye’nin mahkum olmasından da Halkın Partisi ile Ulusal Birlik Partisi’nin sorumlu olacağını savundu.

Kanatlı, “Eğer bu tasarı yasalaşsaydı, bu dava düşebilirdi” dedi.

Tasarıda bazı değişiklikler üzerinde çalışılıyordu…

Söz konusu Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı, CTP-HP-TDP-DP hükümeti döneminde gündeme gelmişti. Dönemin Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan tasarısı, Cumhuriyet Meclisi Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi gündemine geldikten bir süre sonra bazı değişiklikler için geri alınmıştı.

Komitedeki tasarı şunları içeriyordu:Kurul değerlendirecek

Askerlik (Değişiklik) Yasa Tasarısı’nın yasalaşması durumunda askerlik çağına gelmiş olup kendisini vicdani retçi olarak tanımlayan, ahlaki, vicdani, siyasi, dini gerekçelerle, yurt ödevini silahlı kuvvetlerde asker olarak yerine getirmek istemeyenler, bu fıkra kuralları çerçevesinde vicdani ret hakkından yararlanabilecek.

Vicdani ret hakkını kullanmak isteyenler, bu durumlarını bağlı oldukları Askerlik Şubesi’ne bildirecek. Böyle bir bildirim alan Askerlik Şubesi, durumu derhal, incelenmek ve karar verilmek üzere, Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’na bildirecek.

Ya silahlı kuvvetlerde sivil hizmet görevi ya da kamu kurumlarında alternatif hizmet

Vicdani ret hakkını kullanmak isteyen başvurucuların istemleri, Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nca yerinde bulunduğu takdirde, istem sahipleri, vicdani ret hakkından yararlanacak.

Bu doğrultuda yurt ödevini askerlik süresi kadar bir süre askeri bir eğitime tabi tutulmaksızın silahlı kuvvetlerde uygun görülecek sivil hizmetleri yerine getirecek veya silahlı kuvvetler tarafından kamu kurumlarında alternatif hizmet yapacak.

Olağanüstü hal durumunda vicdani ret hakkı sınırlandırılamayacak

Vicdani ret hakkından muvazzaflık hizmetini sürdürmekte olan er, erbaş, yedek subay, astsubay ve yedekler de yararlanabilecek.

Savaş ve benzeri hiçbir olağanüstü hal gerekçesi ile vicdani ret hakkının kullanımı sınırlandırılamayacak ve engellenemeyecek.

Askerlik süresi ile eşit

Vicdani ret hakkını kullanmak isteyen ve bu yöndeki başvuruları, Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nca kabul edilenlerin yurt ödevlerini silahlı kuvvetlerin görevlendirmesiyle askerlik süresi kadar bir süre, kamu kurumlarında yerine getirmelerine karar verildiği hallerde bahse konu kişilerin öğrenim durumları, mesleki beceri ve yetenekleri dikkate alınarak kamu yönetiminde, hizmet koşulları bakımından herhangi bir ayrımcılığa uğramadan ve cezalandırıcı nitelikte olmamak kaydıyla görevlendirilecek.

Muvazzaflık hizmetini sürdürürken vicdani retçi olduğunu açıklayan ve Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nca kabul edilen er, erbaş ve yedek subaylara hizmet sürelerinin kalan kısmında, belirtilen koşul ve niteliklerde kamu hizmeti gördürülebilecek.

Vicdani retçi olduğunu açıklayan yedekler için ise Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nca kabul edilenlerin yedeklik hali son bulur.

Tüzük hazırlanacak

Vicdani ret hakkını kullanmak ve yurt ödevini yukarıda tarif edildiği şekilde yerine getirmek isteyenlerin başvuruları, Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nca, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası ve 1962 İnsan Haklarını Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesi (Tasdik) Yasası kuralları ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Vicdani Ret konusunda vermiş olduğu kararlar ve bu kararlarda belirlenen ölçütler dikkate alınarak Başbakanlık’ça hazırlanacak ve Bakanlar Kurulu’nca onaylanarak Resmi Gazete’de yayımlanacak tüzükle düzenlenecek.

Kurul bir başkan, 6 üyeden oluşacak

Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu; Başbakanlık Müsteşarı, Personel Dairesi Müdürü, Eğitim İşleri ile görevli Bakanlığın temsilcisi, Başsavcılığı temsilen bir Savcı, Silahlı Kuvvetler temsilcisi, Yüksek Öğretim ve Akreditasyon Kurulu’nu temsilen Doçent düzeyinden aşağı olmamak üzere seçilerek atanan bir Anayasa hukukçusu ve alt bendindeki yöntemle seçilip atanan bir sosyolog öğretim görevlisinden oluşacak.

Kurul Başkanlığını Başbakanlık Müsteşarı yapacak.

Başvurular 30 gün içinde değerlendirilip, sonuçlandırılacak

Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu, kendisine iletilen vicdani ret istemlerinin gerekçelerini ve koşullarını değerlendirerek ve kabul edilebilirlik incelemesi yaparak, başvurunun kendisine iletildiği tarihten başlayarak en geç 30 gün içinde kararını vermekle yükümlü olacak.

Bu karar derhal, yazılı olarak Asal Şube Müdürlüğü ile vicdani ret hakkını kullanmak isteyen başvurucuya bildirilecek.

Kararlar gerekçe ile sunulacak

Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu, Başkan’ın çağrısı ile en az dört kişinin katılımı ile toplanacak ve toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verilecek.

Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu toplantılarında tam tutanak tutulacak ve Kurul’un kararları gerekçeli olacak.

Vicdani ret hakkı başvurucusunun, Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu’nda dinlenilmeye ve kendini savunmaya hakkı olacak. Kurul, bu hakka saygı göstermekle yükümlü olacak.

Kurul Başkan ve üyelerine, toplantılara katılma karşılığında, toplantı başına, Bakanlar Kurulu’nca saptanacak tutarda, katılım ödeneği verilecek.

Kurul kararları yargıya taşınabilecek

Vicdani Ret Değerlendirme Kurulu kararlarına karşı yargı yolu açık olup, Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava açılabilecek.

“Alternatif Hizmet”, ret gerekçeleriyle uyumlu, sivil nitelikli, kamu yararı olan ve cezalandırıcı yapıda olmamak koşuluyla vicdanî ret ileri süren kişi tarafından askerlik hizmeti yerine geçmek üzere yerine getirilen hizmeti anlatacak. Bu tanımda yer alan “cezalandırıcı” sözcüğü ise, sadece alternatif hizmetin süresini değil, aynı zamanda tarzını ve gerçekleştirildiği koşulları da içerecek.

Soruşturma ve kovuşturmalar durdurulacak

Bu (Değişiklik) Yasası’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce vicdani retçi olduğunu açıklamış ve bu açıklamaları ve sonucundaki eylemleri nedeniyle haklarında soruşturma ve kovuşturma yürütülenlerle ilgili tüm işlemler durdurulacak.

Bu kişilerin haklarında açılmış bulunan ceza davaları bütün sonuçları ile birlikte ortadan kalkar.

Kaynak: Kıbrıs Gazetesi

**

Vicdani ret konusundaki samimiyetsizlik – Ali Baturay / Kıbrıs Gazetesi

PAYLAŞ.
VicdaniRet.org